Akıllı Müslüman
Milli Gazete-Köşe Yazıları
- 26 Şubat 2019
ÇarşambaMüslümanın akılsızı olur mu? Maalesef olur. Manzara ortadadır, görebilirsiniz. Akıllı, müsbet, sağduyulu, vasıflı, üstün Müslümanın özellikleri nelerdir? Arz edeyim:
(1) İtikad, amel, fıkıh konusunda kendi heva, heves ve re’yi ile konuşmaz; muteber ehl-i sünnet kitaplarına ve hocalarına tâbi olur. Dinî konularda tartışıp duran, işkembe-i kübrasından hüküm veren, atıp tutan kişi akıllı Müslüman olamaz. Cumhur ulemasını bırakıp da zındıkların, bid’atçilerin, hattâ dinden çıkmışların peşinden giden adama akıllı denilebilir mi?
(2) Akıllı Müslüman, yararına ve zararına olan şeyleri bilir ve ona göre bir hayat sürer. İbadet eder, beş vakit namaz kılar, cemaate katılır, bol bol sadaka verir; zekatını, verilmesi gereken kişilere öder, haramlardan kaçınır, israf yapmaz, gıybet etmez, fitne fesat çıkartmaz. Akıllı Müslüman lâf adamı değil, amel (iş, hayır, aksiyon) adamıdır.
(3) Akıllı Müslüman, eliyle ve diliyle başkalarına zarar vermez.
(4) Akıllı Müslüman, kendisine yapılmasını istemediği şeyi başkasına yapmaz.
(5) O, “Benim şeyhim en büyük, öteki şeyhler en küçük… Benim tarikatım en hak, öteki tarikatlar berbat…” gibi eşekçe lâflar etmez.
(6) O, dünya için dünyada kalacağı kadar, âhiret için orada kalacağı kadar çalışır çabalar.
(7) Akıllı Müslüman incir çekirdeğini doldurmaz boş dedikodularla, fasa fiso işlerle, aktüel fâniliklerle uğraşmaz. Dünya ve âhiret için yararı olan faydalı işlerle meşgul olur.
(8) Akıllı Müslüman, en büyük düşmanının kendi nefsi olduğunu bilir ve kibirden, gururdan, kendini beğenmişlikten, megalo-manyaklıktan, egosantriklikten, hiç durmadan ben ben ben demekten uzak durur. Büyük cihad yapar, yâni nefsiyle savaşır.
(9) Akıllı ve şerefli Müslüman kesinlikle din bezirganlığı, mukaddesat tâcirliği yapmaz. Bu yolla elde edilecek kazançların en çirkin, en haram, en kara ve uğursuz kazanç ve servetler olduğunu bilir.
(10) Akıllı Müslüman, aralarında görüş, metod, meşreb farklılıkları ve anlaşmazlıkları da olsa, farklı Müslümanlara düşmanlık etmez; iman kardeşliği bağını kopartmaz.
(11) Akıllı Müslüman dini kendine uydurmaya yeltenmez, kendisini dine uydurmak için çalışır.
(12) O, iktidarı ve derecesi nisbetinde emr-i mâruf ve nehy-i münker yapar.
(13) Akıllı ve hikmetli Müslüman, Resûlullah Efendimizin (Salat ve selam olsun O’na) “Yaşadığı zamandaki imama biat etmeden ölen kimse sanki cahiliyye ölümü ile ölmüştür” hadîs-i şerifindeki uyarıyı bilir ve en azından, ismini bilmese bile zamanın imamına gıyaben biat eder.
(14) Akıllı Müslüman tarikatını, mezhebini, meşrebini, fırkasını, hizbini, cemaatini İslâm ile özdeşleştirmez. Bu özdeşleştirmeyi yapanlar, cahilliklerinden yapıyorlarsa ahmak kişilerdir, doğru olmadığını bildikleri halde kasıtlı yapıyorlarsa hain ve merdutturlar.
(15) Akıllı Müslümanlar, kendi ayıp, kusur, noksan, günahları ile uğraşmaktan ve onlar için üzülmekten başkalarınınkileri görmeye vakit bulamazlar.
(16) Akıllı Müslüman o kişidir ki, bütün dünya halkı onu kötülemekte birleşse, onun kendisini kötülediği kadar kötüleyemezler.
(17) Akıllı Müslüman zenginliğin, mal ve mülkün, çoluk çocuğun, müzeyyen meskenlerin, lüks otomobillerin, fâhir libasların bu fanî dünyanın boş gururları olduğunu bilir.
(18) Akıllı Müslüman israftan, aşırı tüketimden, lüksten, aşırı konfordan uzak durur. Allah’ın, müsrifleri (Saçıp savuranları) sevmediğini bilir. Peygamberin “Müsrifler şeytanın çocuklarıdır” sözünü hiç unutmaz.
(19) Akıllı Müslüman az yer, sofradan doymadan kalkar. Yine az uyur, az konuşur ve halkla az ihtilât eder.
(20) Akıllı Müslüman kesinlikle yalan söylemez. Kesinlikle emanete hiyanet etmez; yani ehil olmadığı bir işi, memuriyeti, makamı istemez ve teklif edilirse kabul etmez. İşleri ehil olmayanlara vermez. Verdiği vaadi yerine getirir. Yalancılığın, emanete hiyanetin, sözünü tutmamanın münafıklık alameti olduğunu bilir.
(21) Akıllı Müslüman, kirli ve kara parayla dinî hizmet ve hayır işleri yapılamayacağını bilir. Helâ süpürgesiyle cami süpürülmeyeceğinin şuur ve idrakindedir.
(22) Akıllı Müslüman para, mal ve zenginlik için kudurmaz; şükrünü eda edebileceği az malın, şükrünü eda edemeyeceği çok maldan hayırlı olduğunu bilir.
(23) Akıllı Müslüman kenz yapmaz, yâni altını, gümüşü, doları, markı istif etmez. Bunun haram olduğunu bilir. Para, mutlaka sermaye olarak kullanılmalıdır, tedâvül etmelidir.
(24) Akıllı Müslüman ribanın her türlüsünden ateşten kaçtığı gibi kaçar. Kur’an’da “Ribacılar Allah’a ve Resulüne savaş ilan etmişlerdir” mealinde âyet bulunduğunu bilir.
(25) Akıllı Müslümanda ümmet şuuru vardır. O, hizip ve fırka asabiyetine kapılmaz.
(26) Akıllı Müslüman, “Siz ne halde iseniz öyle idare olunursunuz” hadîsini hiç hatırından çıkartmaz. “Müslümanlar bugünkü sisteme layık değildir” gibi boş laflar etmez.
(27) Akıllı Müslüman, bütün şehrin tertemiz olmasının, öncelikle kendi evinin içini ve önünü temizlemekle başlayacağını bilir. Kendi evinde bin türlü pislik ve karışıklık varken şehrin temizliği hakkında nutuk atmaz, edebiyat yapmaz.
(28) Akıllı Müslüman kolaycı, ucuzcu, çilesiz değildir. Hak bellediği yolda tek başına da olsa gider. Din yolunda her çileye göğüs gerer. Çilesiz ve zahmetsiz olgunluk olmayacağını bilir.
(29) Akıllı Müslüman, Allah için yaptığı işlerin ve hizmetlerin ücretini halktan istemez.
(30) Akıllı Müslüman ehil de olsa riyasete tâlip olmanın haram olduğunu bilir. Kendisi tâlip olmasa, matlup (istenilen) olsa, ehil değilse yine kabul etmez. 29 Mart 2001