Cuma

(1) Kim ne derse desin, Amerika’nın başına gelen felâket, Allah’ın onlara verdiği bir cezadır, bir azaptır. Zaten bunu birçok akıllı ve vicdanlı Amerikalının kabul ettiğini biliyorum. Peki niçin mâsum insanlar yandı, öldü? Bunun izahı şöyledir: Bir topluma belâ ve musibet geldi mi, kurunun yanında yaş da yanar.

(2) 11 Eylül’deki intihar saldırılarını Usame bin Ladin’in yaptırdığına, planladığına dair hiçbir ciddî delil, belge, şahit bulunamamıştır. Onun şiddetli bir Amerikan düşmanı olması, bunu yaptırdığına delâlet etmez.

(3) Usame bin Ladin haklı mıdır? Adaletsizliği, hikmetsizliği, zulümleri, sömürüleri, İsrail taraftarlığı, gaddarlığı, Üçüncü dünya halklarını ve ülkelerini soyup soğana çevirmesi gibi sebepler yüzünden Amerika’ya düşman olmaya hakkı vardır ama masum sivillerin ölmesine yol açacak metodları benimsemesi haklı değildir. Bundan dolayı indallah (Allah katında) ve insanlar nazarında suçludur.

(4) Amerika İslâm dünyasından niçin çekiniyor? Çünkü, Huntington’ın “Medeniyetler Çatışması makalesinde (Foreign Affairs dergisinde çıktı) belirttiği gibi dünya üzerinde farklı sekiz medeniyet bulunmaktadır ve bunlar içinde en dinamiği, en fazla ilerleyeni İslâm medeniyetidir. İslâm dünyasında hem nüfus hızla artıyor, hem de başka dinlere mensup milyonlarca insan İslâm’a geçiyor. Bu yüzden Amerika İslâm dünyasında doğum kontrolü yapılmasına taraftardır. Belli başlı Müslüman ülkeleri de Amerikan nüfuzu altına almak, onların halkını “American way of life” felsefesine bağlamak, dindar halk topluluklarını sekülerleştirmek istiyor.

(5) Amerika dünyayı ve İslâm âlemini nasıl sömürüyor: (a) Silâh satarak, ilaç sanayii ile, sigara tüketimini arttırarak. (b) Bu ülkelerin başına Amerikancı idareciler geçirerek. (c) Borç tuzağı. (ç) Amerika’nın değerlerini benimseterek. (d) İstidatlı ve kabiliyetli gençleri Amerikan kolejlerinde ve üniversitelerinde okutup Amerikancı prensler olarak başa geçirerek.

(6) Amerika’nın kendi ülkesinde güzel değerler ve ilkeler yok mu? Elbette var. Lâkin onlar kendileri içindir. Üçüncü dünyadaki, İslâm dünyasındaki değerleri, ölçüleri, standartları başkadır. Mesela Amerika’nın sınırları içinde, halkın ve gençliğin sağlığını korumak için sigara tüketimini azaltmak için çalışırken, Üçüncü Dünyada Amerikan sigarası üretimi ve tüketimi teşvik edilmektedir.

(7) Dinî bakımdan Amerika’nın iç yapısı nasıldır? Amerika dindar, din hürriyetine saygı duyan bir ülkedir ama orada tek bir din yoktur. İnterconfessionnel, çok dinli ve mezhepli bir ülkedir. Huntington’un haber verdiği dinler savaşı başladığı takdirde Amerika’nın iç düzeni bozulacaktır. Çünkü orada on milyonlarca Latin Amerika (Hispanik) kökenli kimse yaşıyor. Yine çok miktarda Çinli var. Bazıları otuz milyon Müslüman bulunduğunu söylüyor. Dış dünyada hegemonya kurayım derken Amerika kendi içdünyasının hassas ve nazik dengesini bozabilir.

(8) Batı medeniyetinin öncüsü ve lideri olan Amerika’nın siyasî, iktisadî, sosyal, kültürel değerleri ve normları evrensel midir? Değildir. Bütün dünya ülkeleri ve halkları modernleşmek istiyor, ilmin ve tekniğin nimetlerinden yararlanmak istiyor ama batılılaşmak istemiyorlar. Mesela Japonlar Batı’nın ilmini, tekniğini almışlar, fakat kendi kimliklerini, zihniyetlerini, kişilik ve kültürlerini mahafza etmişlerdir. Japonlar, çok kolay bir okuyup yazma vasıtası olmasına rağmen Lâtin yazısını benimsememişler, binlerce ideogramdan müteşekkil kendi muğlak, karmaşık, çetrefil ve son derece zor yazılarını korumuşlardır. Çünkü onlar iyi biliyorlar ki, Lâtin yazısını aldıkları takdirde kimliklerini ve kültürlerini yitirecekler ve kısa zamanda yozlaşacaklar.

(9) Amerika, dünyayı hakimiyeti altında tutmak için, başka medeniyetlere bağlı ülkelerde ilk olarak ne yapıyor? Sekülerleşme hareketini teşvik ediyor, körüklüyor. Sekülerleşme, din ile hayatı birbirinden ayırmak demektir. İşte İslâm dünyası bunu kabul etmiyor.

(10) Amerika’nın uluslararası siyaset konusudaki en büyük yanlışı hangisidir? Hiç şüphesiz Filistin-İsrail anlaşmazlığında taraf tutması, Siyonist devleti kayıtsız şartsız desteklemesidir. Bu çok büyük, çok açık bir adaletsizliktir.

(11) 11 Eylül faciasından sonra Başkan Bush, “Bu iyilerle kötülerin savaşı olacaktır” demek suretiyle Amerika’yı iyi, Amerikan karşıtlarını kötü göstermişti, buna ne dersiniz? Çok kolaycı, manikeist bir hükümdür bu. Amerika Romalıların iki çehreli tanrısı Janus gibidir. Bir yüzünde iyilikler, öteki yüzünde kötülükler vardır. Müslümanlar Amerika’yı iyi tarafları dolayısıyla tenkit etmiyor. Amerikalıların diretmesi yüzünden üç büyük dinin kutsal şehri Kudüs konusunda âdil ve doğru bir çözüm bulunamıyor. Bir de şu husus var: Amerikalıların kendileri için çok iyi, çok doğru olan değerleri başka medeniytelerin mensupları ve bilhassa Müslümanlar için doğru olmayabilir. Yani onların iyileri ve doğruları genellikle görecelidir. Elbette evrensel değerler, ölçüler, ilkeler de bulunabilir bunların içinde. Lâkin hepsini birden başka medeniyetlere, başka insanlara dayatmak, diretmek, her vasıta ile bunları kabul ettirmeye çalışmak yanlıştır. Müslümanlar Kur’ân’a, Sünnet’e, Şeriat’a, İcmâ’ya aykırı olan yabancı değerleri hiçbir zaman kabul etmeyecektir. Amerikalılar ve Amerikancılar isteseler ve zorlasalar da.

(12) Dünya bir medeniyetler savaşına doğru mu gidiyor? Maalesef gidişat o yönedir. Bunun sorumlusu da başta Amerikalılar olmak üzere Batı medeniyeti mensuplarıdır.

(13) “Biz İslâm’a karşı değiliz, sadece teröristlere karşıyşız” diyorlar, bu doğru mudur?” Bence bir edebiyattır.

(14) Amerika dağılır, yıkılır mı? Niçin yıkılmasın? Roma, Osmanlı, Sovyet imparatorlukları batmadı mı?

(15) İnançlarınız ve görüşleriniz yüzünden vatanınızdan kaçmak zorunda kalsanız nereye kaçarsınız? 11 Eylül’den önce kaçmak zorunda kalsaydım, gidebildiğim takdirde Amerika’ya kaçardım. Çünkü oraya kapak attığım takdirde din ve inançlarımdan dolayı rahatsız edilmezdim. Bundan sonra oraya gidemem. Çünkü güvenlik kalmadı.

(16) İstidatlı, kaabiliyetli, ruh soyluluğuna sahip, zekî, ileride hizmet edebilecek Müslüman gençlerin Amerikan üniversitelerinde okumalarını tavsiye eder misiniz? Hararetle tavsiye ve teşvik ederim. Çünkü onların üniversitelerinin bir kısmı çok kalitelidir. Peygamberimiz, “İlim ve hikmet Çin’de de olsa alınız” buyuruyor.

(17) Müslümanlar Amerikan halkına karşı nasıl duygular beslemelidir? Militan İslâm düşmanlığı yapmayan her Amerikalıya karşı mürüvvetli ve iyi olmamız gerekir. İleride onların milyonlarcası ihtida edecektir (Müslüman olacaktır). Diğerleri de Ehl-i Kitab olarak iyi muameleye layıktır. İslâm kin ve düşmanlık dini değildir, barış dinidir. 29 Eylül 2001