Bilâl-i Habeşî Enstitüsü

1. BİLÂL-İ HABEŞÎ EZAN-I MUHAMMEDÎ ENSTİTÜSÜ kurulmuştur.

2. Bu enstitüde, seksen milyonluk halk içinden titizlikle seçilecek seksen sesi müsait, istidatlı, liyakatli, ince ruhlu, cevherli müstesna gence

yüksek ezan kültürü

verilecektir.

3. Ezan-ı Muhammedî’yi ticaret ve menfaat konusu yapacak bedtıynetliler buraya alınmayacaktır.

4. Yüksek İstanbul İslam ahlak, kültür, görgü, nezaket, kibarlık, mürüvvet sahipleri alınacaktır.

5. Enstitünün müdürüne, idarecilerine, muallimlerine yüksek maaş ve ücret ödenmeyecektir.

6. Bu zevat pahalı, lüks, gösterişli otomobiller kullanmayacaktır.

7. Enstitü müdürünün makam odası, dünyanın en sanatlı ofisi seçilecektir.

8. Enstitüde kadın eleman çalıştırılmayacaktır.

9. Bütün muallimler ve öğrenciler ince ruhlu, kibar, mânevî soyluluğa sahip insanlar olacaktır.

10. Gerektiğinde yurt dışından muallimler getirilecektir.

11. Derslerde hoparlör ve ses cihazı kullanılması kesinlikle yasaktır.

12. Enstitüde, şer’î ölçüler ve sınırlar dahilinde Şark İslam Türk musiki nazariyatı öğretilecektir.

13. Kazara bu Enstitüye, ahlakı ve karakteri bozuk kimseler girmişse, ilk fırsatta atılacaktır.

14. Enstitüde idarecilerin, öğretmelerin talebeye

sen

demeleri, talebenin de kendi aralarında birbirlerine

sen

demeleri yasak olacaktır.

15. Burada ezan okumasını öğrenenler seslerinin güzelliğine, musiki bilgilerine; yüreklerindeki mânevî aşk ve şevki ilave edecekler, Müslüman olsun veya olmasın dinleyenleri heyecan ufuklarına taşıyacaklardır.

16. Bütün öğrencilere Hazret-i Ömer Fâruk radiyallahuanh efendimizin

“Müslümanların emiri

(devlet reisi)

olmasaydım, müezzinlik yapardım”

zihniyeti aşılanacaktır.

17. Bu enstitünün eski talebelerinin okudukları ezanlar, sadece İslam dünyasını değil, bütün dünyayı hayran bırakacak, gönülleri ihtizaza getirecektir.

18. Bunların

sabahleyin Üsküdar’da hoparlörsüz okudukları ezanlar, Beşiktaş’ta duyulacaktır.

19. Enstitünün bütün talebesine

akustik dersleri

verilecektir.

20. Enstitü Diyanet İşleri’ne bağlı ve bağımlı olmayacaktır.

(İkinci yazı) Suudî Kraldan İsrail Başbakanına 80 Milyon Dolar Yardım

Suudî Arabistan’ın İsrail başbakanına 80 milyon dolar yardım yaptığı açığa çıkan

Panama belgelerinden

anlaşıldı.

Bu habere şaşan şaşsın, bendeniz kesinlikle şaşmam, hayret etmem.

Hayret etmek mezmum (kötü) huylardandır.

1948’de kurulduğundan bu yana, dıştan ödünsüz İsrail karşıtı gibi görünen nice İslam ülkesi, saman altından Siyonist devlet ile işbirliği yapmıştır.

İsrail’in hâlâ ayakta kalması, bu gizli ve derin iş birlikler sâyesindedir.

İsrail Türkiyedeki

Gizli Yahudi Dönmelerle

, Gizli Ermenilerle, gerçek Alevî olmayan Kriptolarla,

Gizli Kürt Yahudileriyle, Gizli Pakradunilerle, Karaylarla, Kafkasya Tat Yahudileriyle, Meşhed Yahudileriyle

sıkı temas içindedir ve işbirliği yapmaktadır.

İsrail garip bir ülkedir. Şu anda orada biri eski cumhurbaşkanı, diğeri eski başbakan iki önemli kişi cezaevindedir.

İsrail’in Türkiye ile akıllara durgunluk verecek gizli ilişkileri bulunmaktadır.

Yirminci asrın ilk yarısında, biri doğu Akdenizde, ötekisi batı Akdenizde iki Yahudi devleti kurulmuştur.

İsrail, İslam dünyasının kalbine, damarlarına, beynine, kemiklerinin içindeki iliklere bile sızmıştır.

İsrail ile Türkiye arasındaki çok garip, çok acayip bağları anlayabilmek için

onomastik

(özel isimler bilimi) uzmanı olmak gerekir.

Bu konuda uzman olmayanlar bir şeyler sezebilir ama fazla derine inemezler.

Bazı gazetelerde yayınlanan

cenaze ilanları

da Türk-İsrail münasebetlerini anlamakta yardımcı olur.

Türkiye İsrail münasebetlerini anlamak, komplo teoriyle, sansasyonel haberlerle mümkün olmaz.

Türkiyede, zahiren Müslüman görünen

yüz kadar büyük ve güçlü Yahudi aile

vardır. Terazinin bir kefesine bunları, öbür kefesine on milyon tek kimlikli Müslümanı koysanız, iki kimlikli Kripto Yahudiler ağır basar.

Hahambaşı Haim Nahum doktrini nedir bilen var mıdır? Müslüman aydınlar içinde bu konuda doğru dürüst bir makale yazabilecek kaç kişi çıkar.

Magazin kültürüyle bu önemli sırların aydınlanması mümkün olmaz.

Yıllardan beri

“Türkiye Yahudilerini ve Dönmelerini Araştırma Enstitüsü”

kurulmasını istiyorum. Hâlâ kurulmadı. Bunu yapması gereken İslamcıların parası, imkanı var ama kültürleri yeterli değil her halde.

İsrail Başbakanına 80 milyon dolar yardım yapan Suudî kralı beş vakit namaz kılan bir kimsedir. Hem namazını kılmış, hem de Filistinlilerin pestilini çıkartan Siyonist Başbakana yüklü hediye vermiş… 23.05.2016