Bomba gibi bir Röportaj
Milli Gazete-Köşe Yazıları
- 05 Şubat 2019
Salı
Rakidal’in 27 Ekim 2003 tarihli nüshasında çıkan röportaj dolayısıyla tebrik ediyorum.
not kazanacak, dört başı mâmur, mükemmel bir gazetecilik eseriydi. Bu röportajın Türkiye kamuoyunun tepesine bir atom bombası gibi düşmesi ve
Yazık ki, bu şifahi toplumun başına bir değil, bin bomba düşse faydası olmaz.
Röportajın başlığı: “APO: BU ÇATIŞMAYI BİTİRENİ BİTİRİRLER…” Öcalan, PKK terör hareketinin manipüle edildiğini,
Kırk bin vatandaşımızın başını yiyen, Türkiye’nin kanını iliğini kurutan, dört bin köyün tahrip edilmesine yol açan
Başlık altındaki yazıdan bir cümle:
Şu tek cümle bile yetmiş milyonluk Türkiye’yi Edirne’den Kars’a, Sinop’tan İskenderun’a kadar ayağa kaldırmaya milyonlarca vatandaşı sokağa dökmeye, vicdanları sarsmaya yetmez mi? Yeter ama, bize hiçbir acı gerçek tesir etmiyor.
Yine, başlık altında bir cümle:
Neşe Hanım yazmamış, gerisini ben ilave edeyim:
Sorular ve cevaplar kısmından önce
başlığını taşıyan bir paragraftan cümleler alıyorum:
Ama kimse bu olayların nasıl başladığını, niye o kadar uzun sürdüğünü,
açıkça tartışamadı.
Geçenlerde anıları yayınlanan
, Avni Özgürel’in kendisine,
söylediğini yazdı. Hürriyet Gazetesi bu haberi büyüttü. Ama sonra arkası gelmedi. Halbuki o kadar büyük acılara neden olmuş
Gazete yazılarından ve televizyondaki programlarından devletin yapısıyla ilgili detaylı bilgilere sahip olduğunu gördüğümüz araştırmacı yazar
‘le bu iddiasını, Öcalan-MİT ilişkisinin nedenlerini, Güneydoğu’daki savaştan kimlerin yararlandığını
, derin devletin iç yapısını ve uzantılarını konuştuk…
, Uğur Mumcu’nun öldürülmeden önce hangi derin devlet bağlantılarını açıklamaya hazırlandığını da anlattı…
Neşe Düzel, Avni Bey’e şu soruyu yöneltiyor:
ideolojik formasyonu zayıf biri. Ama Türkiye’de o dönemde
diye ideolojik formasyonu çok güçlü biri de vardı. Eğer Kürt hareketi düşünce planında onun gibi radikal bir kadronun kontrolünde olsaydı, Türkiye’de çok ciddi sıkıntı yaşanırdı. Onunla mücadele etmek zorlaşırdı.
Onun, Kürt hareketinin başında olması bizim devletin de işine geldi.
sorusuna Özgürel’in verdiği cevap;
Çünkü
Eğer
Ki bazı Jitem mensupları ne asker ne de polisti. Bazıları
gibi hüdainabit adamlardı. Bu timlerin içinde, ‘
diyen adamlar bile vardı. Bir de tabiî,
Avni Özgürel yakıcı, sarsıcı, keskin iddialarını şöyle sürdürüyor:
Ne korkunç iddialar değil mi?
Bizim kamuoyumuzun üzerine maaşallah ölü toprağı serpilmiştir, kulağının dibinde kös çalsanız kıpırdanmaz.
devletin malıdır ve devlete silah ve cephane üretmektedir. Bu kurumun mermilerini, PKK acaba nasıl ele geçirmiştir?
Avni Özgürel, Öcalan’ı Ankara’dan Diyarbakır’a götüren
nin, MİT ile ilişkili olduğunu iddia ediyor.
öldürülmesiyle ilgili bazı enteresan bilgiler de veriyor.
çok uzun değil, İnternetten aldığım çıkış dört sayfa.
Gazetenin tarihini verdim, internetten çıkış alınabilir..
Bazıları bunu Osmanlı’ya bağlıyor. Bunu kabul etmek mümkün değil.
Bizdeki bugünkü uyur-gezerlik, zombilik, uyuşukluk, tepkisizlik, nemelazımcılık,
yakın tarihimizde halk yığınlarının aşırı dozda afyonlanmış olmasından kaynaklanmaktadır.
İçinde yaşadığımız toplumun haline bakınız:
Acaba
dersiniz? 05 Kasım 2003