Çarpılanlar

Dine, Kur’âna, mukaddesata saygısızlık edenler çarpılır.

Din sömürücüleri er veya geç, çarpılmış insanlardır. Ağızlarıyla Kur’ân edebiyatı yaparken,

Kur’ânın emirlerini yerine getirmeyen, yasaklarını fütursuzca işleyenler çarpılır.

Peygambere (Salat ve selam olsun ona) sevgi ve bağlılık nutukları atarken, onun Sünnetine aykırı işler yapanlar çarpılır.

Türkiye bir çarpılmışlar ülkesidir. Çarpılan çarpılana… Gören var mı bunları Adam çarpılmış ama haberi yok.

İslâm, Allah katında tek hak, makbul, gerçek dindir. “Zamanımızda üç ibrahimî hak din vardır. Bunların mensuplarının hepsi ehl-i necat ve ehl-i Cennettir” diyenler çarpılır.

Allahın Kadim Kelamı olan Kur’ân-ı Kerimi, müfessirlik icazeti ve ehliyeti olmaksızın kendi heva ve re’yleri ile yorumlayanlar çarpılır.

Mütevâtir ve sahih hadîsleri, Sünneti inkâr edenler çarpılır.

Dinde reformcular, dinde yenilik ve değişim taraftarları, light ve ılımlı İslâmcılar ve diğer bozuk fırka bağlıları çarpık ve çarpılmış kişilerdir.

Bütün din sömürücüsü haşarat ve eşkıya çarpılmaya mahkumdur.

M. Kemal’in ölümünden sonra Dönmeler tarafından uydurulmuş ideolojiye hizmet eden

Kemalist ilahiyatçılar çarpıktır.

Feminist İslâmcılar çarpıktır. Dini, hocalığı, mukaddesatı ticaret konusu yapıp zengin olanların hepsi çarpıktır.

Resulullahın (Salat ve selam olsun ona) övdüğü

Fırka-i Nâciye’yi, Ehl-i Sünnet ve Cemaati yıkmaya çalışanlar çarpıktır.

Şeriatsız, fıkıhsız içi boş bir İslâm türetmek için çırpınanlar çarpıktır.

İslâm ile sekülerizmi birbirine uydurmaya ve bağdaştırmaya çalışacak ve sonra çarpılmayacak… Mümkün müdür bu

Namazı yitiren ve şehvetlerine uyan fertler ve toplumlar çarpıktır.

Çarpılmaktan kurtulmak isteyen Müslümanların müstaqim (dosdoğru olmaları) gerekir.

İtikatta doğruluk… Hayatın her sahasında doğruluk… Ahlâk doğruluğu…

“Sana nasıl emr olunduysa öyle dosdoğru ol!” âyeti bizim temel düsturlarımızdandır.

İnançların doğru olacak… Namazı dosdoğru kılacaksın… Zekâtı dosdoğru vereceksin…

Âdil ve insaflı olacaksın… Kur’ânda ve Sünnette bildirilen fazilet ve meziyetlerle mütehalli (süslenmiş) olacaksın.

İmanı, İslâmı, Kur’ânı, Sünneti, Şeriatı, Tarikatı ve diğer mukaddesatı paraya, şahsî menfaatlerine, prestijine, siyasete âlet etmeyeceksin.

Kendini beğenmeyeceksin. Kendini beğenmek ahlâksızlıktır ve beğenenler çarpılır.

Oğullarını ve kızlarını iyi Müslüman iyi insan olarak yetiştirmelisin. Yetiştirmezsen çarpılırsın, ilk darbeyi de onlardan yersin.

İbret gözlüğünü tak ve etrafa bak. Ne çok çarpık insan var.

İtikadını düzeltirsen, namazı dosdoğru kılarsan, zekâtını Kur’âna Sünnete Şeriata fıkha uygun şekilde verirsen, ahlâklı bir Müslüman olursan, haramlardan uzak durursan, emirleri yerine getirirsen, büyük günahlardan kaçınırsan, tevbe edenlerden olursan inşaallah çarpılmazsın.

Bu dünya imtihan dünyasıdır. Resulullah “Belânın en şiddetlisi Peygamberlere (aleyhimüsselam) gelir. Sonra derece derece…” buyurmuşlardır.

Büyüklere gelen sıkıntılarla, azgınlara inen silleleri birbirine karıştırma.

Muhlis (ihlaslı) ol… Muslih (ıslah edici) ol… İtikadı sahih mü’min ol… Musalli ol, beş vakit namazı dosdoğru kıl… Zekât ve sadaka dağıt… Ahlâklı ol… İnsanlar senin elinden ve dilinden güvende olsunlar… Lisanını tut, gıybet iftira etme, yalan söyleme, tecessüs etme…

Komşularına zulm ve eziyet etme. Onların âhını alma. Kötü ve münker şeylere, en azından kalben buğz et. Mâruf şeyleri arzula. Ribaya bulaşma. Riba bela ve azab getirir. Küfrü, zulmü, sapıklığı sakın beğenme. Mürüvvetli ol.

A benim kardeşim, kendini çarpılmaktan koru. 10.09.2016