Yapılan hesaplara göre CHP 2059 yılında iktidara gelecekmiş. Metnini okumadım, sadece başlığı okudum, bu yüzden hesabın inceliklerine vakıf değilim.

Bana sorarsanız, CHP

bu kafada giderse

hiçbir vakit iktidar olamaz. Bu tarihî partinin her şeyden önce ve bir an evvel, mâzide yapmış olduğu büyük hatâlar, insan hakları ihlalleri, hukuksuzluklar için milletten af dilemesi gerekir. Sovyetler Birliği yıkıldıktan sonra, komünist rejim zamanında iftiraya ve gadre uğrayan nice tarihî şahsiyet temize çıkartıldı.

Çar İkinci Nikola, Çariçe, çocukları Ekaterinburg’ta vahşice katl edilmişlerdi. Cesetleri atıldıkları kuyudan çıkartıldı, Sen Petersburg’a götürülüp dinî ve millî törenle toprağa verildi.
Stalin’in katl ettirdiği Sultan Galiyef bile aklandı.

Papalık, Haçlı seferleri dolayısıyla İslâm alemine özür beyan etti. CHP de, yapmış olduklarından samimî şekilde,

“özde”

pişman olmalıdır ve af dilemelidir. Millete, bir daha böyle kötü şeyler yapmayacağına dair kesin söz vermelidir.

Eskiden buna Nasuh tövbesi denirdi.

CHP hangi konu ve maddeler dolayısıyla milletten af istemelidir?

Bunlardan birkaçını sayayım:

(1)

Ezanı değiştirip zorla Türkçe tercümesini okuttuğu için.

Bu zalimane yasak zamanında Arapça Ezan-ı Muhammedî okuyan nice mâsum Müslümana çok feci işkenceler yapmışlar, hiç suçu olmayan bu dindarları zindanlarda inim inim inletmişlerdi.

(2) Şapka Kanunu çıkmadan önce yazmış ve yayınlamış olduğu

“Frenk Mukallidliği”

adlı küçük broşürü yüzünden büyük din alimi

İskilipli Atıf Efendiyi, hem de savcının idam cezası istememesine rağmen, idam etmişlerdi.

(3) Yurt çapında

onbinden fazla tarihî camiyi kapatmışlar, bunların bir kısmını yıkmışlar, bir kısmını satmışlar, bir kısmını kiraya vermişlerdi.

“Yalan söylüyorsun, CHP bir tek cami bile kapatmamıştır ve yıkmamıştır”

diyecekler çıkarsa,

“Yakın Tarihimizde Cami Kıyımı”

adlı kitabımı tedkik etmelerini isterim. Ondan sonra konuşabilirse konuşsun.

(4) Yine yurt çapında

binlerce İslâm kabristanını tahrip etmişlerdir.

Sadece bir tek kabristana dokunmamışlardır. Üsküdar’daki

(Bülbüldere) Dönmeler kabristanı.

(5)

Medreseleri kapatmışlar, din eğitimini kaldırmışlar

, yeni nesilleri dinsiz yetiştirmek istemişlerdi.

(6)

CHP genel başkanı İnönü, 1930’larda kapatılmış olan Mason localarını açtırmış. İslâm’ın tasavvuf ocak ve merkezleri olan tekkeler üzerindeki yasağı sürdürmüştür.

(7)

İstiklal Mahkemelerinin karakuşî kararlarıyla binlerce din alimi, şeyh, düşünür, politikacı, aydın idam edilmiş, kimisi de zindanlarda süründürülmüştür.

(8)

CHP’nin tek parti hakimiyeti sırasında işçilerin hiçbir hakkı, hukuku, sigortası, güvencesi yoktu.

(9)

CHP, Misak-ı Millî sınırları içinde bulunmasına rağmen Musul üzerindeki millî haklarımızdan feragat etmiştir.

(10)

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra İtalyanlardan geri alınan Oniki Adayı İngilizler Türkiye’ye teklif etmişler, CHP rejimi

“Bizim bir karış toprakta bile gözümüz yoktur”

diyerek bu fırsatı tepmiştir.

(11)

1946 seçimlerinde bin türlü baskı, hile, dalavere yaparak CHP gayr-i meşru olarak dört yıl daha iktidarda kalmıştır.

(12)

Saçma sapan

devletçilik politikasıyla

Türk halkını uzun yıllar boyunca sefalet, yokluk altında inletmişler; Sovyetler Birliğindeki baskılardan daha ağırını uygulamışlardır.

(13) Bizim gibi bir doğu ve Asya ülkesi olan Japonya iktisatta, ticarette, sanayide, teknikte, kalkınmada, ilimlerde ve fenlerde dev adımlarla ilerler, ABD’ye kafa tutabilecek bir güç sahibi olurken

CHP Türkiyesi yokluk, sefalet, baskı, gerilik, acizlik içinde yüzüyordu.

(14)

İstiklâl savaşının büyük kumandanlarından ve kahramanlarından vatansever

Kazım Karabekir Paşa uzun yıllar Erenköy’ündeki köşkünde ev hapsine tâbi tutulmuştur.

(15)

CHP zamanında düşünce, vicdan ve basın hürriyeti yoktu.

Ankara’dan “Beyaz Trenle” İstanbul’a gelen Mevhibe İnönü ile ilgili haberi birinci sayfada değil de,

üçüncü sayfada verdiği için

Velid Ebüzziya’nın Tasvir gazetesi
sıkıyönetim kumandanlığı tarafından

kapatılmıştı

.

(16)

CHP Türk dilini ve edebiyatını bozmuş, Türk Dil Kurumunun başına

“genel yazman” olarak geçirdiği Ermeni milliyetçisi Agop Dilaçar

marifetiyle edebî Türkçe’yi katl etmiştir.

(17)

Dine karşı o kadar düşmanca bir tavır almışlardı ki, mimarlık okutulan fakülte ve yüksek okullarda uzun yıllar boyunca cami mimarîsi dersleri verdirmemişlerdir.

(18)

CHP’nin Matbuat Umum Müdür Muavini İzettin Nişbay adlı zat, 1943’te gazetelere bir genelge göndererek, hiçbir şekilde dinî yayın yapılmamasını sıkı şekilde tenbih ve emr etmişti.

Yukarıda 18 madde yazdım. Daha bu konuda yazılacak çok şey var. Evet, CHP bunlar dolayısıyla milletten af dilemedikçe kesinlikle iktidara gelemez.

Partinin adını da değiştirsinler.

Mesela

“Cumhuriyetçi Demokrat Parti”

desinler. Eskiden yapılmış hataları itiraf ve kabul etmek ve halktan af dilemek ayıp değil, aksine çok büyük bir fazilettir. Yapılan bunca kötülüğü hâlâ savunuyorlar, oh ne güzel yapmışız mı diyorlar?

Öyleyse değil 2059’da. 2159’da bile iktidara gelemezler.

Son seçimlerde Alevî kardeşlerimizin oyları ile barajı aşabildiler.

Tek parti zamanında Alevîlere yaptıkları zulümler anlatılırsa bu oyları da alamayacaklardır. 01 Ağustos 2007