Çarşamba

 

Çağımızda dünyanın yuvarlak olmadığını, güneşin etrafında dönmediğini iddia edenler varmış. Dönmelik-Sabataycılık diye gizli bir tarikatın olmadığını iddia edenler de var. Acaba inkârlarında samimi midirler? Hiç sanmam. Onlar Dönmelerin, Dönmeliğini gökteki güneşi gördükleri gibi biliyorlar ama birtakım sebepler, garazlar, menfaatler yüzünden yoktur diyorlar.

Dönmeliğin kökü Türkiye’dedir ama dünyanın başka ülkelerinde de Sabataycılar vardır. Hıristiyan ülkelerde Hıristiyan görünen Dönmeler bulunmaktadır. Amerika’da http://www.donmeh-west.com internet sitesiyle yayın yapan bir Dönme cemaati bulunmaktadır.

Vaktiyle Polonya’da da Dönmeler varmış. Ne oldular acaba?

Bir malî skandal dolayısıyla Amerika’ya kaçan bir Dönme, Türkiye’de iken “Ben Müslümanım” diyordu. Oraya gidince “Biz Dönmeler Yahudi olduğumuz için bize baskı yapılıyor” mealinde beyanlarda bulunmuş ve buradaki Musevî cemaati de onu protesto etmişti. Şimdi bu zat Türkiye’ye geri dönecekmiş. Hem de bir Hocaefendinin cemaatine intisap etmiş dindar bir Müslüman olarak. İnanalım mı? Nasıl inanalım?

Dönme olduğunu cesaretle iddia edenler var. Meselâ bir kaç yıl önce bir Dönme, Aksiyon dergisindeki kendisiyle yapılan röportajda cesaretle “Elbette Dönmeyim!” şeklinde konuşmuştu. Ilgaz Zorlu da, henüz Yahudiliğe resmen geçmeden önce “Evet Ben Selanikliyim” adlı kitabı yazıp yayınlamıştı.

Dönmeler Dönmeliklerini gizler. Onların dininde taqiyye ve kitman (gizleme, saklama, inkâr etme) vardır.

İslâmî kesime mensup bir günlük gazete birkaç yıldan beri Dönmelik konusunda garip yayınlar yapıyor. “Adamlar ‘Biz Müslümanız’ diyorlarsa elbette Müslümandırlar. Hüsn-i zan etmemiz gerekir” şeklinde bir mantık ve muhakeme yürütüyorlar. Böyle bir muhakeme tek kimlikli kimseler ve zümreler için geçerlidir ama çift kimlikli Dönmeler için geçerli değildir.

Dönmelerin bazısı namaz bile kılıyormuş… Kılabilir. Onların camileri de var. Üsküdar Bülbülderesi Dönme mezarlığının yanındaki camiyi Dönmeler yaptırtmıştır ve kıblesi hayli çarpıktır. Kaç kere yazdım, Diyanet bu hususu inceleyip kıbleyi düzeltti mi?

Müslüman bir milletvekili Bülbülderesi’ndeki Dönme mezarlığına yanında birkaç kişi olduğu halde gitmiş. Orada, dindar bildiği bir zatın mezarını görünce şaşmış kalmış. Bu zat namaz kılardı, Kur’ân okurdu demiş. Dönmeleri iyi tanıyan biri ona sormuş: “Okuduğu Mushafın içinde küçük broşür gibi bir şey bulunur muydu?” Evet hatırlıyorum bulunurdu, cevabını vermiş. Ötekisi: “İşte o küçük kitap İbranice bir dua kitabıdır” demiş…

Bazı Dönmelerin Dönmeliği unuttukları iddia ediliyor. Olabilir. Lâkin bir kısım Dönmelerin de son derece militan olduğu gerçeği de gözardı edilmemelidir.

Dönmelik bir Yahudi tarikatı mıdır, yoksa bir İslâm fırkası mı? Bence Dönmeliğin bir ayağı İslâm’da, bir ayağı Museviliktedir. Mirza Gulam Ahmed Kadiyanî’yi nebi kabul eden Kadiyanîler nasıl dinden çıkmış bir fırka ise, Sabataycılık da, zâhiren Müslüman görünmeleri itibariyle islâmî fırkalar içinde mütalaa edilebilir ve incelenebilir. Hahambaşılık Sabataycıları Musevî kabul etmiyor, onlar bizden değildir diyor ama gerçek böyle değildir. Sabataycıların gizli sinagogları var, kendilerine mahsus din adamları var, İbranice ve Ladino diliyle duaları var. Rafizî de olsalar yine Yahudi, yine Musevîdirler.

Evvelce bu sütunlarda yazmıştım, Sabatay Sevi’nin yalancıktan Müslüman olduğu tarihte İstanbul’da bir meczub “Ey ahali, bilmiş olunuz ki, Türkün hakimiyeti sona ermiş, Yahudi hakimiyeti başlamıştır!” diye sokaklarda, meydanlarda bağırarak koşmaya başlamış. Halk bozulmuş, adamı yakalayıp kadıya götürmüşler. Kadı, meczup ve mecnundur diye tımarhaneye yollamış, bir müddet sonra da serbest bırakılmış. Bu konudaki bilgiyi Profesör Scholem’in kitabından almıştım. Meczublara bazı gerçekler mâlum olurmuş…

Şu husus da bilinmelidir ki, Türkiye Dönmeleri homojen, üniter bir yapıya sahip değildir. Karakaşlar, Kapancılar, Yakubî’ler arasında çekişmeler, anlaşmazlıklar, gerginlikler, soğukluklar olmuştur. Bugün de, yükseklerdeki bazı Sabataycı-Dönmeler birbiriyle rekabet halindedir, birbirlerine küstür. Nasıl oluyor bu iş? Bu hikâyeler insanlık kadar eskidir ve geneldir. Dönmeler de insandır; onların da ihtirasları, menfaatleri, enaniyetleri vardır.

Bence yapılacak büyük hizmetlerden biri şudur: İçindeki bütün bilgiler sağlam yazılı kaynaklardan, ansiklopedilerden, ilmî araştırma eserlerinden alınmak suretiyle sorulu cevaplı bir “Dönmelik nedir, Sabatay Sevi Kimdir?” konulu kırk elli sayfalık resimli bir broşür hazırlamak ve bunu her baskısı yüz bin olmak üzere birkaç yıl içinde milyonlarca adet yurt sathına yaymak, halka ve aydınlara okutmak. Bu broşürün içinde kesinlikle çürük bilgi olmayacak, yalan ve iftira bulunmayacak, kin ve düşmanlığa yer verilmeyecektir. Sadece bilgilendirmek, aydınlatmak için hazırlanacak ve dağıtılacaktır. Bu hizmeti kim yaparsa, ülkemize, halkımıza, devletimize büyük bir hizmette bulunmuş olur. (Böyle hizmetler para kazanmak için yapılmaz. Dini imanı para olanlar heves etmesinler…)

Dönme olmak bir suç mudur? Elbette değildir. Dönmeler de bu vatanın çocuklarıdır. Ancaaaak!.. Onların da dikkat etmeleri ve uymaları gereken bazı kurallar ve maddeler vardır:

– Hem Müslüman görünüp hem de din ve dindarlara düşmanlık etmeyecekler.

– Müslümanları baskı altında tutmaya çalışmayacaklar.

– Ülkemizde gizli bir saltanat tesis etmeyecekler, Türkiye’yi bir Tekelistan yapmaya çalışmayacaklar.

– Ehil ve layık olmadıkları halde bütün köşebaşlarını ele geçirmeye çalışmayacaklar.

– İki kimlikli, garip, enteresan bir cemaat, bir azınlık olduklarını bilecekler ve kendilerini sınırlayacaklar, o sınırları aşmayacaklar.

– Türkiye’yi babalarının çiftliği gibi görmeyecekler.

– Demokrasiye, insan haklarına, hukuka, Müslümanların din ve inanç hürriyetlerine saygı gösterecekler. 08 Ağustos 2002