Fâcia mı Rezâlet mi

15 Temmuz darbesine yakışan isimler, sıfatlar hangileridir

BÜYÜK FÂCİA… Yurt içinde ve yurt dışında BÜYÜK REZİLLİK ve RÜSVAYLIK… CİNNET ve CÜR’ET… SAĞDUYU (akl- selim) ve HİKMET (bilgelik) dışı bir kalkışma… Devlete ülkeyle halka BÜYÜK ZARAR ZİYAN…

Darbeyi yapanlarda hikmet olsaydı, bu facia ve rezalet olmayacaktı.

Yapmak isteyenler,

hikmetin ışığında yapmaktan vaz geçeceklerdi…

Mâruz kalanlar da, hikmetin ışığında, gereken tedbirlere tevessül ederek yapılmasını önleyecek, engelleyeceklerdi.

İnsan beyninin iki yarı küresi vardır: Türkiye’de, bir yarı küre yarım yamalak eğitiliyor, öteki yarı küre eğitilmiyor, ihmal ediliyor.

Millî eğitimin eğitmediği yarım küreyi darbeciler eğitti ve bu fâcia meydana geldi.

Medenî bir ülkede askerî veya sivil darbe olmaz.

Medenî, kültürlü, vasıflı, münevver, ziyalı, hikmetli Müslümanlar,

“Siz ne haldeyseniz öyle idare olunursunuz”

hadîsini bilirler ve darbeye teşebbüs etmezler.

Kötü bir İslâm toplumu darbe ile düzelmez. Darbenin mefsedetleri, maslahatından fazladır.

Toplum darbe ile değil, dört başı mâmur mükemmel bir ıslah projesi, niyeti ve iradesi ile düzelir.

27 Mayıs 1960, 12 Eylül 1971, 12 Eylül 1980, 28 Şubat, 15 Temmuz darbeleri

beyinsizce hareketlerdi

ve Türkiye’ye büyük zarar vermişlerdir.

Darbeciler akıllı mıydı?

Şeytan çok akıllıdır ama onun aklı ne kendisine, ne de insanlara hayr eder.

Akıl elbette olacak ama şu sıfatla birlikte olacak: Akl-ı selim.

Akıl ancak evrensel bilgeliğin ışığında iyi işler yapabilir.

Bilgeliğin kontrol etmediği akıl canavarlaşır.

Türkiye’ye, İslâm dünyasına, Ümmet-i Muhammed’e (Salat ve selam olsun ona) en büyük zararı,

1924’te yapılan Hilâfet’in ilgası darbesi

vermiştir.

Milletin, devletin, ülkenin parasıyla alınmış silahları millete, devlete, ülkeye çevirmek; akılla, ahlâkla, vicdanla, bilgelikle, sağduyu ile adaletle, insafla bağdaşmaz.

Mülkün asıl sahibi Allah’tır.

Dilediğine geçici olarak verir, dilediğinden geri alır.

Mukadderat-ı ilahiye Türkiyede siyasî iktidarı AK Partisine vermiştir.

Kader böyle tecelli etmiştir. Vakt-i merhunu gelince, iktidar AK Partisinden alınacaktır.

Ehl-i Sünnet itikadına bağlı biri bunu anlar. Kaderi inkâr eden bid’at ve dalalet fırkaları anlamaz.

Bu son darbe devlet, halk ve ülke olarak Türkiyeye büyük zarar vermiştir. Bütün çiviler yerinden oynamıştır.

Darbe büyük suç ise, elde imkân olduğu halde onu önle

(ye)

memiş olmak da büyük zafiyettir.

Taraflar Zemzemle yıkanmış gibi tertemiz değildir.

Darbe bir uyarı tokadıydı.

Birilerine, toparlanmaları için mühlet verilmiştir.

Kimse ben biliyorum, anlıyorum demesin. Darbenin su üzerinde görünen kısmı, yüzde birdir.

Yüksek İslâm kültürüne sahip olmadan. Tarih felsefesi bilmeden. Âmme hukuku kültürü birikimi olmadan. Geniş genel kültüre malik olmadan.

İntüitif düşünceye,

sezgiye sahip olmadan.

Bu darbe ve bundan öncekiler anlaşılamaz.

Kahraman astsubay âsi generali alnından vurup yere sermiş… Generalin yanındakiler astsubayı şehit etmiş… Aman nasıl olmuş nasıl olmuş… Bu gibi hikâyelerle darbenin iç yüzü anlaşılamaz.

Darbe macunu içinde Siyonizm var mı? İsrail var mı?. Mossad var mı?

ABD var mı? AB var mı? Kriptolar var mı? Rusya var mı? Evangelistler var mı?

Tabancasının tetiğine basmış, dan dan dun!.. Tanklar köprü başında nasıl durmuş.. Uçak Meclis binasını nasıl bombalamış… Enişte bey darbeyi nasıl haber vermiş… Tv ekranlarında darbe yorumları tam gaz… Sen bilmiyorsun, ben biliyorum… Ya öyle mi?

Kafalar karıştıkça karışır ve işin içinden kimse çıkamaz.

Olan darbe sillesini yiyen devlete, millete, vatana olur. 20.09.2016