Gerçek Dindar
Milli Gazete-Köşe Yazıları
- 11 Aralık 2018
Anket yapılmış,
Halk
iyi bilmiyor … Müslüman olmak, mü’min olmak, beş vakit namaz kılmak yahut haftada bir cumaya gitmek, Ramazanda oruç tutmak, alkollü içki içmemek; bunlar hep güzel ve iyi şeylerdir ama gerçek bir dindar olmak için yeterli değildir.
Peki gerçek dindar kimdir?
İlmihalini yeterli miktarda bilecek ve öğrendiği bilgileri hayatına uygulayacak. Kur’ân, Peygamber, İslâm ahlâkı ile ahlâklı olacak. Nefs-i emmâresini dizginlemiş ve
derecesine çıkmış olacak.
Rabbanî muhlis ve muttaqi din alimlerine, gerçek fakihlere, kâmil mürşidlere bağlı olacak, onların öğütlerini tutacak, dinî konularda ve dünya hayatı ile ilgili işlerde onların rehberliğinde hareket edecek.
Peygamber Efendimizle mânen irtibatlı, ona biatlı olacak. Allah ile olan işlerinde ihlaslı, yaratıklara karşı merhametli, insaflı ve âdil olacak. Gerçek dindarın daha nice şartları, hasletlere, vasıflara sahip olması gerekir.
Namaz kılıyor, oruç tutuyor ama
. Böylesi dindar sayılmaz.
Mekkede Kâbe’ye yukarıdan bakan lüks otelde kalıyor, açık büfeden aldığı yemeğin bir kısmını yemeyip israf ediyor. Bu Müslümana dindar diyenin aklına şaşmak gerek.
Namazını kılıyor ama müthiş cemaatçilik veya tarikatçilik holiganlığı yapıyor… Böyle dindar olur mu? İsraf Kur’ân, Sünnet ve Şeriat tarafından haram kılınmış büyük bir günahtır. İsraf sergileyen bir Müslüman, namaz kılsa da dindar bir Müslüman değildir.
Gerçek dindar iyi insan, iyi Müslüman, iyi vatandaştır. Gerçek dindar Müslümanların meleğidir, kurdu değil.
Otomobille giderken portakal kabuğunu veya bisküvi ambalajını pencereden yola attı. Bu adam Müslümanlığına Müslümandır ama dindar ve iyi bir Müslüman değildir. Namazın yanında yüksek ahlâk ve karakter olacak ki, kişi dindar olabilsin.
Çeşitli dindarlıklar ve dindarlar vardır: Dindarlığı kendinden menkul kişiler.
Derse dindar olmadığı anlaşılır…
Çeşitli reklam ve numaralarla çevresine ve halka kendisini dindar gösterenler. Bunların ekseriyeti aslında sahte dindardır. Gerçek dindarlar… Bunlar bilinmeyen hazinelerdir. Kur’ânı ve Sünneti yaşayan fazilet sahipleridir… Allaha, İslâma, âhirete dönük olarak dünyevî hizmetlerini Şeriata uygun olarak yaparlar.
Bir Müslümanın gerçek dindar olabilmesi için,
dindar Müslüman değil,
Adam Müslüman, beş vakit namazını da kılıyor ama onda
, cemaat militanlığı, fanatizmi, holiganlığı var. Dindar değildir o.
Müslümanlar içinde elbette gerçek dindarlar vardır ama
Bundan iki yüz sene önce yaşamış Müslümanlar mezarlarından kalkıp bizleri görseler, bırakın dindarlığı, bizi Müslüman bile saymazlar…
Gerçek dindarlar olmaya çalışalım… Genç nesilleri gerçek dindar olarak yetiştirelim… Kuruntuları da bırakalım…
Başbakanın bürosunda böcek bulunmuş!.. Bu bir tehdittir.
demektir.
kalesinden İslâm dünyasına dehşet saçan
, yola getirmek istediği büyük adamların yatak odalarındaki döşeklere ucunda bir kağıt bulunan hançerler saplarmış. Kağıtta
yazılı olurmuş…
Bir soru:
Günümüz Türkiyesi örümcek ağı gibi dinleme cihazlarıyla, kameralarla sarılı ve örülüdür.
diye bir şey kalmamıştır.
Dijital kameralar günün yirmi dört saatinde kayıt yapmaktadır. Devlet uçan sineği bile görebilmekte ve kaydını tutmaktadır.
Diyelim,
Sık aralıklarla monte edilmiş kameralar sizi takip eder. Bundan kurtuluş var mıdır? Yoktur…
Gördünüz, Başbakan bile böceklendi. Evinizde birkaç dostunuzla birlikte çay içip sohbet ediyorsunuz. İçeriden ve dışarıdan dinleniyorsunuzdur.
bir tür böcektir. Başbakanlık bürolarında her gün böcek araması yapılıyormuş.
.
Devlet ve ülke güvenliği için yapılanlara bir şey demem ama
hukuka ve ahlâka aykırıdır.
Türkiyenin baştan başa böceklenmesinin önüne geçilebilir mi? Geçilemez. Geçilebilmesi için yüksek ahlâk, âdil hukuk ve
gereklidir. Bunlar da bizde yok.
Derin devlet ve derin güçler mi?… Çeteler mi?..
Vardır…
Sırrınızı ikinci kişiye söylediğiniz takdirde kendinize hıyanet etmiş olursunuz.
Başbakanlıkta,
Bunların dışındaki mekânlarda gizli konuşmalar ve müzakereler yapılmamalıdır.
İnsan büyüklüğünde acayip acayip böcekler… Bunların bir kısmı
markasını taşır.
En üstteki kaftan
kaftanıdır. Onun altına
kaftanı, en altta
kaftanı.
Bu insan böceklerle baş etmenin imkânı şu anda hemen hemen hiç yoktur. Ülkenin bir uçtan öbür uca böceklendirilmesi için milyarlarca dolar harcandı. Böcek işlerinde, gizli dinlemelerde
Cehennemî bir kısır döngü.. Özel hayatların pislikleri.. Hiçbir işe yaramaz raporlar…
İslâm dininde
yasağı vardır. Yani insanların
özel hayatlarını araştırmak haramdır.
Peygamberimiz
buyurmuştur.
Çocukluğumda, 1940’lı yıllarda ülkemiz bitle, pireyle, tahtakurusu ile kaynıyordu. Bunlardan kurtulduk, şimdi başka böceklerin istilasına uğradık. 01 Ocak 2013