İmam-ı Kebirin 25 Özelliği

Dört başı mamur, efradını câmi, ağyarını mâni, ideal, örnek İslâm büyüğünde bulunması gereken hasletler ve şartlar nelerdir:

1. Dinde fakih olacaktır. Bu konuda üstadlardan ve müderrislerden ders almış olacak ve geçerli icazeti bulunacaktır.

2. Gerçek bir şeyhten, kâmil bir mürşitten icazet ve hilafet almış olacaktır.

3. Sahih Ehl-i Sünnet itikadına sahip olacaktır. İmamı Eş’ari’yi ve İmam-ı Maturidi’yi itikatta önder kabul edecektir.

4. Beş vakit namazı “vaktinde” kılacaktır.

5. Farz namazları cemaatle kılacaktır.

6. Fâsık-ı mütecahir olmayacaktır. Yani büyük günahları, haramları açıkta ve açıkça işlemeyecektir.

7. Haram, kara, kirli, necis gelirle elde edilmiş serveti ve malı olmayacaktır.

8. Ümmetin işlerini ehliyetli, mu’temen müşavir ve vezirlerle istişâre ederek görecektir.

9. Resullullah Efendimizle (Salat ve selam olsun ona) irtibatlı olacaktır.

10. Bedevi kültürlü değil, medeni kültürlü olacaktır.

11. Hem otoriter olacaktır, hem de son derece mütevâzı ve halîm olacaktır.

12. Muhaliflere ve karşıtlarına mudara ile muamele edecektir.

13. Her konuda adil ve insaflı olacaktır.

14. Emanetleri ehline verecektir.

15. Nepotizm yapmayacaktır. Yani oğlunu, damadını, kardeşini, akrabasını, arkadaşlarını kayırmayacaktır.

16. Maddi durumu müsaitse ücret ve maaş kabul etmeyecek; müsait değilse asgari geçimini karşılayacak düşük bir ücretle hizmet edecektir.

17. İmam olduğunda bir ceketi vardı, seneler sonra ayrıldığında eskimiş bir ceket…

18. Halkın yaşlılarına hürmet edecek, gençlerine şefkat ve merhametle yaklaşacaktır.

19. Kapısı 24 saat boyunca halka açık olacak; bizzat kendisi ilgilenemezse kâtipleri ve sekreterleri günün her saatinde şikayetleri dinleyecekler, halkın arzu ve ihtiyaçlarına kulak vereceklerdir.

20. Ülkedeki her kötülükten bizzat sorumlu olacaktır. Dicle kenarında bir kuzuyu kurt kapsa ondan sorulacaktır.

21. Gayrimüslim halka o kadar adaletli, insaflı, mürüvvetli olacaktır ki başka ülkelerdeki Hristiyanlar onun ülkesine göç etmek için can atacaklardır.

22. Onun yüksek ahlâkını, yüksek karakterini, faziletlerini, hasletlerini düşmanları bile kabul, tasdik ve teslim edecektir.

23. İmamü’l-Müslimîn olacak zat, seçilip başa geçmeden önce riyasete talip olmayacaktır. Matlup olursa, ehliyeti yoksa kabul etmeyecektir. Onu seçen şûra, başa geçmesi için çok yalvaracak, o diretip duracak en sonunda çarnaçar ateşten gömleği giymek zorunda kalacaktır.

24. Riyaseti esnasında malında bir artış olmayacaktır.

25. Öldüğünde Selahaddin Eyyubi gibi terekesi, cenaze masraflarını karşılamaya yetmeyecektir.

* (İkinci yazı) Rize ve Siirt

Türkiye’nin etki, idare, derin siyaset bakımından en önemli iki vilayeti hangileridir sorusuna bendeniz

Rize

ve

Siirt

cevabını veririm. Bu iki vilayetin hangisi daha derindir?..

Siirt’tir.

* * *

SABATAYCILARIN içinde “Müslüman” ilahiyatçı var mıdır? Vardır.

* * *

PAKRADUNİLER siyasal İslâm’ın içine girmişler veya sızmışlar mıdır? Sızmışlardır.

* * *

MÜSLÜMAN görünen bir kimsenin gizli Yahudi veya Yahudi kökenli olduğunu nasıl anlayabiliriz? Bu çok zor bir iştir ama bir tek ipucu vermek istiyorum: Parayı, malı aşırı şekilde seviyorsa, kısa zamanda helal haram demeden büyük zengin olmuşsa ondan şüphelenebilirsiniz.

* * *

ÇOCUĞUMU ülkenin en birinci, en parlak, en yaldızlı kolejine gönderdim, acaba adam olabilecek mi?.. CEVAP: Sıradan çağdaş bir adam olabilir ama vasıflı bir Müslüman olamaz. Çünkü o parlak ve yaldızlı okul, ona bin yıllık Türkçeyi okumasını bile öğretemeyecektir. Ona zengin Türk edebiyatı, tarih kültürü, ahlâk ve karakter terbiyesi, estetik boyutu veremeyecek, kazandıramayacaktır.

* * *

KIZIM, Hoptrik Tesettür’ün Avrupaî elbiselerini giyiyor, başına pahalı bir eşarp örtüyor. Bu kıyafetiyle o, İslâm’ın, Kur’ânın, Sünnet’in, Şeriat’ın tesettür ve hicab emrini yerine getirmiş oluyor mu?.. CEVAP: Maalesef… Kızınız şer’î tesettüre değil,

şeytanî tesettüre

bürünmüştür.

* * *

DÜŞÜK faizli kredi kullanabilir miyim?.. CEVAP:

Faizin düşüğü de yükseği de haramdır.

Cumhur-i ulema böyle diyor.

* * *

SORU: İslâma, Kur’âna, Sünnete, Şeriata aykırı bir düzen ve sisteme iyi veya eskisine göre daha iyi denilebilir mi? CEVAP: Denilemez…

İslâma, Kur’âna, Sünnete aykırı bir sistem kötü veya az kötü, çok kötü olabilir.

* * *

Benim bir cemaatim var, ben sadece ona bakarım, beni sadece onun hizmetleri ilgilendirir, başka konularla, umum Müslümanlarla ilgilenmem

diyene ne lazım gelir?.. CEVAP:

Böyle bir kişide kopukluk vardır.

Bir Müslümanı, bütün Müslümanlar, bütün İslâm dünyası ilgilendirmelidir.

Doğudaki Müslümanın ayağına diken batsa, batıdaki Müslüman onun acısını kalbinde hissetmelidir.

Müslüman, hangi meşrepten olursa olsun

iman kardeşlerini ötekileştirmemeli

, onlara alakasız kalmamalıdır.

* * *

HANGİ kitabı okuyayım?.. CEVAP: Bir sorum var, bana ezberinden

Allah’ın on dört sıfatını say…

Sayamıyorsan, hemen doğru bir

ilmihal

kitabı al ve okumaya ve öğrenmeye başla.

* * *

HANGİ imamın ardında namaz kılabilirim?.. Cevap:

Aldığı maaşı, namaz kıldırma ücreti niyetiyle alan imamın ardında namaz kılınmaz…

İcazetli, cuma namazı kıldırmak için beratlı, itikadı sahih, fıkıh bilen, ilmiyle âmil, muhlis, muttaki, Kur’âna ve Sünnete bağlı, Sevad-ı Âzam dairesi içindeki imamların arkasında gönül rahatlığı ile namaz kılabilirsiniz.

* * *

BEN Müslüman bir mühendisim, namazımı kılarım. Bunca iş arasında Osmanlıca öğrenmeyi gerekli bulmuyorum… CEVAP: Bir Müslüman olarak böyle düşünemezsiniz.

Kültürlü bir mühendis, bin yıldan fazla kullanılan millî ve İslâmî yazımızı öğrenmeye mecburdur. Aksi takdirde adama, okuma yazma bilmeden mühendis olmuş derler…

Kim der?… Ellerinizden öperek bendeniz derim…

* * *

SORU: Bazı konularda niçin yazmıyorsunuz?… CEVAP: Her söylediğin doğru olmalı ama her doğruyu söylemek doğru olmaz. Bildiğim bazı önemli konuları, fitne ve fesat çıkar korkusuyla paylaşamıyorum… 04.04.2014