Pazar

 

Beyaz Türkler endişe içinde, kahır içinde, panik içinde… İktidar, güç, hakimiyet, saltanat, hegemonya ellerinden gidiyor…Yekûn olarak yüz milyarlarca dolarlık rantlar, gelirler yağlar ballar kaymaklar ellerinden gidiyor… Makamlar, mevkiler, masalar Beyaz olmayan Türklerin ellerine geçiyor… “Açık Yeşil Türkler” her müesseseye sızıyor… Eyvah eyvah eyvah!.. Yangın var, yetişin dostlar, Türkiye elimizden gidiyor!..

Türkiye bizim canımızdır, kanımızdır, rant kaynağımızdır, aziz vatanımızdır, sevgili sömürgemizdir, çiftliğimizdir, has bahçemizdir…Ah Türkiye, vah Türkiye, Beyaz Türkiye!.. Sana uzanan yeşil eller kırılsın!..

Biz bu vatanı sokakta bulmadık…Bu ülke, bu devlet bize atalarımızdan miras kalmıştır…

Yangın var, yangın var…İrtica var, irtica var!.. Yetişin a dostlar vatanımız elden gidiyor!..

Ah biz kendimizi kendi ellerimizle yaktık mahv ettik… Bir yığın üniversite açıldı, Yeşiller de gittiler okudular, diploma aldılar ve devlet kurumlarına sızmaya başladılar… Onlar sızıp durdukça bizim içimiz de sızım sızım ağrıyor…

Yöklü engeller koyduk, dinlemiyorlar… Avrupalıların Afrika’dan gelen göçü durduramadıkları gibi biz de onları durduramıyoruz…

Hayır hayır yanlış anlamayınız sakın, biz evrensel insan haklarına inanmaz değiliz. Biz de eşitlik ilkesine inanmışız ama aynı zamanda, “Daha eşitler…” ilkesine de inanırız. Elbette ki, Beyaz Türkler Yeşilimtrak Türklerden daha eşittir. İşte onlar bunu anlamıyorlar, mutlak eşitlik olduğunu sanıyorlar. Bunu onlara nasıl anlatabiliriz? Yangın var, yangın var, irtica var, irtica var, a dostlar yanıyoruz biz!..

İrtica yangınları alev alev sarmış vatanın dört tarafını… Lâiklik sularıyla söndürmek gerek onları…

Haklar, hürriyetler kısıtlanmalı ve söndürülmeli bu alevler…

Biz bu vatanı, devleti, milleti sokakta bulmadık… Nereden çıktı şu yeşil sermayeli gerici sanayi?..Bu adamlar bilmiyorlar mı ki, sermaye bizimdir, vatan bizim, devlet bizim…

Republicos en grando danjeros… sos… sos… sos…

O sublimo Meşiyah vienos imdadimos…

Kapanicos… Charakachoz… Yakob Kerides… sos… sos… sos…

Agressivo Sarranicos tuera laicitos… sos… soss… soss…

Ah Şabtay imdadimos yetişimiosss…

Reaksiyoneros tueros mostra republicosss… sos… soss… sos…

Hayır efendiler hayır!.. İslâm ve dindar Müslümanlar devlet, cumhuriyet ve ülke için asla tehlike ve tehdit oluşturmaz…

Müslümanlara iç-düşman gözüyle bakmak ne büyük bir hezeyandır…

Bu devlet, bu cumhuriyet, bu vatan, bu millet için en büyük tehlike şunlardır:

-Devlet ve cumhuriyetle belli bir ideolojiyi özdeş hale getirmek.

-Sudan ve fasa fiso bahanelerle çoğunluğun temel hak ve hürriyetlerini ihlâl etmek.

-Üniversiteleri yöklemek (dizginlemek) suretiyle hür düşünceyi gemlemek.

-Müslüman gençlerin, hukuk dışı bahanelerle tahsil yapma haklarını kısıtlamak ve hattâ büsbütün kösteklemek.

İrtica irtica diye bağırmakla iş bitmez. Yapın şu irticanın târifini ve ne olduğunu bütün millet bilsin.

Din, inanç, inandığı gibi yaşamak hak ve hürriyetlerinin hukuk dışı bir şekilde kısıtlandığı ve sınırlandığı bir ülkede vahim bir bozukluk var demektir. Asıl irtica, diktatörlüğe geri dönmek isteğidir. Tek parti diktatörlüğü… Varlık Vergisi diktatörlüğü… Onbinlerce camiyi, tarihî mimarlık eserini yıkan diktatörlük… Seçim yapılıyor, bir parti var, oy listeleri merkezden hazırlanıp gönderilmiş, pusulalar sandığa açıkta atılıyor, sayım gizli yapılıyor ve netice: Partimiz yüzde 99,9999 kazanmıştır, yaşasın millî irade!.. Yaşasın Kamutay!.. Egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur… Yaşasın Millî Şef!.. Ulusal mulusal… Yasal masal… Maval maval maval…

Yaşasin yaşasin yaşasin!..

– Kim yaşasın Mordehay?

-Bunu bilmeyecek ne var?.. Elbette biz yaşasin!

Susturun şu gericiyi!..

Söyletmen vurun be!..

Ne konuşuyor bu herif…

Bu vatan bizim, bu cumhuriyet bizim, bunca rant bizim, bu hân-ı yağma hep bizim…

Altın bizim gümüş bizim…Dolar bizim Euro bizim…

Kimse yan bakamaz bizim değerlerimize…

Biz İngiltere’den de ileriyiz. Orada başörtücü gericiliği serbest, bizde yasak…

Biz İsviçre’den kat kat yükseğiz uygarlıkta. Orada Müslümanlar din derneği kurabiliyor, bizde yasak…

Şu İngiltere kraliçesi ne kadar gerici! Saraylarından birindeki, Müslüman personelin namaz kılması için bir odayı mescit olarak vermiş… Ha ha ha… Hi ho ho…

Şu Fransızlar lâiklikte bizim ayağımıza su dökemez. Korkaklar!.. Sadece resmî liselerde başörtüsünü yasaklayabildiler… Özel liselerde, Katolik okullarında, bütün üniversitelerde başörtüsü serbest… İrtica irtica!.. Fransa yanıyor a dostlar su dökelim üstlerine bol bol.

Sahipleri dindar bir firma yeşil bisküviler, yeşil çikolatalar, yeşil şekerleme çıkartmış. Yemeyin onları, zehirlenirsiniz, irtica var irtica var, a dostlar yanıyoruz biz irticadan!

Ey Yüce Şabtay, yetiş imdadımıza! 06 Kasım 2006