ABD idarecilerine:

İslâm ile uğraşamazsınız, İslâm’ı yenemezsiniz. Her adaletsiz imparatorluk gibi ABD’de çökecek ve parçalanacaktır. Dünyada adaletin, kalıcı barışın hâkim olması için çalışmaz, aksini yaparsanız batmaktan kurtulamazsınız. Roma’nın battığını unutmayın.

Birleşik Krallık

(İngiltere)

idarecilerine:

Birleşik Krallık dağılacaktır. İngiltere’de İslâm güçlenecek ve ülkeye hâkim olacaktır. İslâm diniyle ve âlemiyle uğraşmak konusunda başarılı olmanız mümkün değildir.

Fransa ve İtalya idarecilerine:

Ülkeleriniz pek uzak olmayan bir zaman sonra Müslüman olacaktır. Boşuna direnmeyin.

Roma konusunda:

Roma’da büyük savaşlar olacak, Papalık yıkılacak, son papa cesetlere basarak gözyaşları içinde şehirden uzaklaşacaktır. Bana inanmazsınız Malachi’ye sorunuz.

Bazı Akdeniz sahillerinde ve Alp’lerde büyük savaşlar cereyan edecektir.

Armageddon’u kimse unutmasın.

Birilerine:

Bin yıllık hayalî hesapları bırakın, önünüzdeki on yıla bakın ve gerekli tedbirleri alın.

Büyük zelzele:

Ne zaman

Bir milyar dolar haram servet yığmış birine: Dikkatli ol zenginlikten çatlayıp patlayıp geberebilirsin.

O şehirdeki büyük mezar, Mehdi’nin altın Çağın’da ne olacak

Birinci dünya savaşında, 1914 ve 1918 yılları arasında İstanbul halkı mısır koçanından, süpürge tohumundan, küflü ve bozuk hububat döküntüsünden yapılmış son derece kalitesiz ve sağlıksız, yenilip yutulması zor ekmek yemek zorunda kalmıştı. Bugünkü azgınlık böyle devam ederse, bir gün gelir o da bulunmaz.

Bir beyinsize: 500 bin dolarlık o lüks otomobiline yakıt bulamayacağın günleri hayal edebiliyor musun

Gökdelenin 30’uncu katında yere yüksekten gurur ve kibirle bakan sersem herife: Elektrikler kesildiği zaman bulutların arasındaki hânene nasıl çıkacaksın Jenerotöre kaç gün yakıt bulunabilir ki…

Ekmek bulamazsam pasta yerim diyene: Ya pasta da bulamazsan ne halt yiyeceksin

İhtar: Orduyu yıpratmayın, ordusuz ayakta durulmaz. Yeter ki, ordu Peygamber ocağı olsun, Hakk’a hizmet etsin.

Askerî alanlara göz diken haram yiyicilere: Allah belânızı versin!

Yağmalanmış vakıf arazisindeki bir meskende oturana: Vakfiyedeki lânet tehdidinin altında yaşama. Başka bir mahalleye taşın.

İslâmın, Kur’anın, Sünnetin, Şeriatın iyi dediğine kötü, kötü dediğine iyi dersen; namaz kılsan da, oruç tutsan da dinden çıkarsın.

Haram parayla içini ısıtan bir fâsığa: İçin mi ısınıyor, bekle o paralar ileride seni çok yakacak.

Kadere inanmayan bid’atçiye: Sen inanmıyorsun diye kader ortadan kalkmaz. Allah’ın kaderi seni sarmış, kuşatmıştır ama farkında değilsin. Büyük silleyi yediğin zaman anlayacaksın, lakin geç kalmış olacaksın.

15 Temmuz darbesi bir uyarı ve mühlet verme tokadı idi, bunu unutma ve toparlan, sakın geç kalma.

Sonradan görmüş şımarık, soytarı, kendini beğenmiş bir türediye: Sen ne iğrenç ve rezil bir kimsesin.

Büyüklerine saygısızlık, küçüklerine merhametsizlik eden bir ham’a: Sen ne biçim Müslümansın

Ecdadımıza, atalarımıza hakaret eden birine: Senden âlâ soysuz mu olur.

Birine: Ona buna saldırıp durma. Hizmet trenini kaçırdın. Başkalarını kötüleyip alçaltmakla yükseleceğini mi sanıyorsun

Akşamleyin bir tas çorbası, biraz da ekmeği olan birine: Ekmeği çorbaya doğra, besmele çek, kaşıklayıp afiyetle ye. Karnını doyunca bol bol şükr et. Yatsıdan sonra yorganı başına çek güzelce uyu. Senden mutlusu yok.

Hanefî mezhebinden olan birine: Hanefilikte yengeç, ıstakoz, karides, midye gibi deniz ürünleri yenmez, bunları yeme, balık neyine yetmiyor.

Ehl-i Tevhid, ehl-i Kıble, sâlih Müslüman kardeşine buğz ve düşmanlık eden birine: Müslümana düşman olmak büyük günahtır. Günahı varsa sadece o günaha karşı olabilirsin. Ayağını denk al, Müslüman düşmanlığı seni uçuruma yuvarlayabilir. Kötü Müslümanlara beddua etme, ıslahları için dua et. O duaya kendini de ekle. Senin ıslaha ihtiyacın yok mu sanıyorsun 15.11.2016