Salı

 

Liselerimizde felsefe yâni psikoloji, mantık, ahlak, metafizik, estetik dersleri okutulmaması genç nesillerde büyük bir cehalete sebep olmuştur. Bazı dindar kişiler felsefe denilince dinsizlik anlıyorlar. Değildir. Fransa’da Katolik liseleri vardır, oralarda papazlar felsefe okutur. Yukarıda bölümlerini saydığım felsefe ile herhangi bozuk bir filozofun yanlış felsefesini birbirine karıştırmamak gerekir.

Biz liselerimizde sadece felsefeyi değil, bütün kültürümüzün ve medeniyetimizin temel vasıtası ve âleti olan yazılı-edebî zengin Türkçeyi de okutamıyoruz. Peki bundan sonra liselerimiz, eğitim sistemimiz düzelebilir mi, düzeltilebilir mi? Böyle bir islah ve düzeltme mümkündür, lakin gerçekleşme ihtimali çok küçüktür. Yine de Allah’tan ümit kesilmez.

Geçenlerde üniversite hocalarının çoğunlukta olduğu bir sohbette, bir profesör dostumuz “öğrencilerimiz genel kültür ve mâlumat bakımından çok zayıf durumdalar. Liseden üniversiteye hemen hemen boş gelmişler. Onları biraz olsun aydınlatmak, bilgilendirmek için küçük, açık, müfid (faydalı), kolay ve çabuk anlaşılır broşürler, kitapçıklar yayınlanması gerekir…” şeklinde önemli bir teklifte bulundu.

Edebî, tarihî, felsefî, sosyal kültür edinmeden liselerden mezun olan bir genci, daha sonra paralel ve alternatif bir eğitimle yetiştirmek çok zor bir şeydir. Fakat, fazla bir şey yapılamasa bile, bir takım faydalı broşürlerle, bir dereceye kadar bazı eksiklikler giderilebilir. Binde bir, yüzde bir de olsa bazı isteklilere yardımcı olunabilir.

Bu broşürler ne gibi konularda olmalıdır? Hatırıma gelen birkaç konuyu yazıyorum:

1. Lisan meselesi: Kültürde, medeniyette, ilerlemekte, eğitimde lisanın önemi. Konuşulan günlük dil ile yazılı-edebî lisan arasındaki fark. Konuşulan birkaç yüz kelimelik şifahî lisanla kültür, eğitim, medeniyet olamayacağı. Zengin Türkçe ne demektir? Yazı meselesi. Japonlar, son derece zor ve çetrefil yazılarıyla nasıl oldu da bu kadar yükselebildiler, medeniyet ve kültür yarışında ön sırada koşabildiler. Türk lisanı niçin yozlaştı, fakirleşti, kültüre elverişsiz hale geldi. Dil devriminin perde arkası mimarı olup, imzasını ölünceye kadar “A. Dilaçar” şeklinde atan, asıl ismi ise Agop Martayan olan zat kimdir? Batı Türklerinin bin yıl boyunca kullanmış oldukları yazıyı bilmeden, eski kitapları okuyup anlamadan kültürlü ve eğitimli bir Türkiyeli olmak mümkün müdür? Fuzulî divanını zevk ve haz alarak okuyamayan bir kişi okumuş sayılır mı?

2. Tarih meselesi: Kaç türlü tarih vardır? Gerçek tarih ile resmî ve ideolojik tarih arasındaki farklar nelerdir? Bizde lisan ve tarihe yapılmış olan müdahaleler. Tarih felsefesi nedir? İbn Haldun, Arnold Toynbee. Vak’anüvislik ile tarihçilik arasındaki fark. Bizde niçin büyük tarihçi yetişmiyor? Büyük tarihçi olmak için aynı zamanda büyük fikir adamı olmak gerekir.

3. Zihniyet meselesi: Zihniyet ne demektir? Kaç türlü zihniyet vardır? Şehirli zihniyeti ile köylü zihniyeti arasındaki farklar nelerdir? Şifahî (sözlü) zihniyet ile tahrirî ve medenî (yazılı ve şehirli) zihniyet özellikleri nelerdir? Türkiye, iddia edildiği gibi gerçekten bir şifahî kültür zihniyeti bataklığına mı batmıştır? Bundan kurtulmanın yolu nedir?

4. Sanat kültürü ve tarihi: İnsanın üç boyutu vardır: Bilgi, aksiyon ve estetik. Estetik, sanat, güzellik olmadan insan hem fert olarak, hem de toplum olarak eksiktir. Bizim kendi sanatımız, estetiğimiz nasıldır? Yakın tarihimizde Türkiye sanatına ve estetiğine ne gibi suikastlar yapılmış, ne gibi darbeler vurulmuştur? Niçin sanat ve estetik fukarası olmuşuzdur? Mimarlık ve şehircilikte yozlaşma ve çirkinlik. Ev dekorasyonu, giyim ve kuşamda yozlaşma. Nasıl güzel olabiliriz? Türkiye nasıl güzelleşebilir? Güzellik nedir?

5. Siyaset kültürü: Devlet ne demektir? Demokrasi ne demektir? Demokrasi bir gaye midir, vasıta mıdır? Evrensel insan hakları ve hürriyetleri nelerdir? Din, inanç, düşünce hürriyeti nedir? İnsan hakları bakımından bizdeki durum ile ileri, medenî, demokratik, dengeli ülkelerdeki durum arasında ne gibi farklar vardır? Medenî ülkelerde başörtüsü niçin serbesttir? Medyanın birinci kuvvet olması, tekelleşmesi, kartelleşmesi, mafyalaşması ne demektir? Çeşitli siyasî partiler olması, serbest seçimlerin yapılması demokrasinin oluşması için yeterli midir? Oligarşi, gizli sömürge ne demektir? Baskı gücü, lobi ne demektir? Adil yargılanma hakkı ne demektir? Yeterli siyaset kültürü olmayan herkes uluorta politika hakkında konuşup ahkam kesebilir mi?

6. Karakter meselesi: Kaç çeşit karakter vardır? İnsanın, kan gurubu gibi bir karakteri olduğuna göre karakter terbiyesi mümkün müdür? Hangi karakterler daha fazla işe yarar ve tesirlidir? Gençler, karakterlerine göre niçin yönlendirilmiyor? Bazı karakterler bazı işlere uygun değildir. Bizde niçin karakter testleri ve analizleri yapılmıyor? Kan grubumuzu biliyoruz da karakterimizi niçin bilmiyoruz?

7. Bazı temel kavramlar: Merak, dikkat, idrak, hâfıza ne demektir? Bunları güçlendirmek için neler yapılabilir, nasıl bir eğitim verilebilir. Meraksız, dikkatsiz, idraksiz, hâfızasız bir kimse kültürlü olabilir mi? Nice kelimenin lügat manasını biliyoruz ama ıstılah manasını bilmiyoruz. Bunları nasıl öğrenebiliriz?

8. Medeniyet: Dünya üzerinde bir tek medeniyet mi vardır, birden fazla medeniyet mi? Arnold Toynbee’ye göre kaç medeniyet vardır. S. Huntington’a göre kaç medeniyet vardır. Biz Türkiyeliler Batı medeniyetinden miyiz. Yoksa İslâm medeniyetinden mi? Acaba ikisinin arasında medeniyetsiz mi kaldık? Medeniyetler çatışması ne demektir? Batı medeniyeti dünyaya nasıl hakim oldu? Batı medeniyetinin son büyük günahı. Batı medeniyeti dünyayı ve insanlığı felakete mi sürüklüyor? Zamanımızda İslâm medeniyeti niçin güçlü ve tesirli değil? İslâm dünyası ve medeniyeti niçin durakladı, geriledi?

9. Televizyon: Televizyon, sıradan bir iletişim ve vakit geçirme vasıtası mıdır, yoksa insanlığı pençesine almış dehşetli bir canavar mıdır? Televizyon hakkında bazı Batılı düşünürlerin fikir ve görüşleri nelerdir? Devamlı televizyon seyreden bir kimse ruh ve akıl sağlığını koruyabilir mi? Televizyonun siyaset, hayat, insanlar, toplumlar üzerindeki tesirleri nelerdir?

10. Kitap: Kitap alıp okumayan, evinde özel kütüphanesi olmayan, hergün kitap okumaya en az bir saat ayırmayan kimse medenî, kültürlü, vasıflı okumuş bir insan olabilir mi? Kitap mı önemli, otomobil mi? Dünyada ve Türkiye’de kitap, kütüphaneler. Bizde niçin kitap okunmuyor? Bizde niçin büyük kütüphaneler yok? 08 Ocak 2003