Siyonizme ve İsrail’e Muhalif Yahudiler
Milli Gazete-Köşe Yazıları
- 06 Ocak 2019
Cumartesi
Şu internet ne tükenmez hazine. kropot.free.fr sitesinde Pierre Stambul adındaki Yahudi’nin “Yahudiler, Siyonizm ve İsrail” adlı sekiz sayfalık makalesini okudum. Bu zat Yahudi ama Siyonistlere ve İsrail’e ateş püskürüyor. Filistinlilerin haklarını savunuyor. Şimdi Siyonistler ona “antisemit” diyecekler. Hem Yahudi, hem antisemit… Olur mu böyle şey? Hayır, böyleleri antisemit değil, vicdanlı Yahudi’dir.
Sayıları çok olmamak şartıyla Yahudiler içinde gerçeği söyleyen, Siyonizm’i ve İsrail devletini tenkit eden düşünürler bulunmaktadır. Birkaçının ismini veriyorum: Amira Hass… Michel Warchawski… İlan Pape… Ury Avnery… İsrael Shamir…
1945’te İkinci Dünya Savaşı sona erdi, üç sene sonra İngiltere’nin Filistin üzerindeki manda idaresi bitti ve İsrail devleti kuruldu. Siyonistler “Halksız bir toprağa halk; topraksız bir halka toprak” diyorlar. Bu doğru değildir. Filistin’in halkı ve sahipleri Filistinlilerdir. Yahudilerin orada iki bin sene önceki hakları varmış… Bu iddia geçerli sayılırsa dünyanın alt üst olması gerekir. Yahudilerin Filistin toprakları üzerindeki hak iddia etmelerini meşru kabul edersek biz Türkler, Anadolu’daki varlığımızı inkar etmiş oluruz.
İsrail’in 1967’de, bazı Arap devletlerinin ve liderlerinin hıyanetleri yüzünden işgal etmiş oldukları topraklar, asıl Filistin arazisinin yüzde 22’sidir. Zavallı Filistinlilerin bir kısmı bu topraklara da râzılar, lakin Siyonistler vermeye razı değiller.
İsrail ordusu denizden Gazze’ye ateş ediyor, piknik yapan kadınları ve çocukları öldürüyor, bu çok vahim bir hadise değil!. Filistinli gerillalar bir İsrail askerini kaçırıyor, yer yerinden oynuyor…
Üçüncü Dünya Savaşı (ayak sesleri duyulmaktadır), İsrail yüzünden çıkacaktır.
Binaenaleyh faturayı Filistinlilere ödetmek adalete, bilgeliğe, vicdana, insafa uygun değildir.
Almanya’da Nazi rejiminin, altı milyon Yahudi öldürdüğü iddia ediliyor, revizyonistler belgeli ve delilli kitaplarla ve ilmi makalelerle bu rakamın çok abartılı olduğunu söylüyorlar… Rakam ne olursa olsun, zulme uğrayan Yahudilerin başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkelerine yerleşmeleri, yerleştirilmeleri gerekmez miydi?
Bendeniz Osmanlı geleneğine bağlı Sünnî bir Müslümanım. Osmanlı devleti sistemi içinde Yahudiler bir “millet” idi. Bu milletin başında Hahambaşı bulunuyordu. Yahudiler din, dil, kimlik konusunda tamamen serbest idiler. Siyasî bakımdan fazla hürriyetleri yokmuş, bunu tabiî karşılamak gerekir. Osmanlı devleti demokrasi ile idare edilen bir devlet değildi ki… Tarihi hadiseleri, cereyan ettikleri kontekst içinde değerlendirmek gerekir.
Üçüncü Dünya Savaşında büyük facialar cereyan edecektir. Siyonistler yüzünden Yahudilerin başı bin türlü belaya girecektir. Yahudiler içinde dindaşlarını, ırkdaşlarını uyaran din adamları, büyük düşünürler, gazeteciler, akademisyenler vardır. Çok azınlıkta kalmalarına rağmen Neturei Karta Hahamları, Siyonizm’e ve İsrail’e son derece muhaliftirler. Onların internet sitelerinde yayınlanan yazılarını okuyunca insan inanmak istemiyor. Bu cemaat, zaman zaman New York Times gazetesine ilanlar vererek tezlerini açıklıyor. Onların Siyonizm ve İsrail devleti konusunda görüşlerini sıralıyorum:
(1) Beklenen Mesih gelmeden İsrail devletinin kurulması ve Yahudilerin oraya toplanması Yahova’nın emrine, Tevrat’a ve Musevîlik dinine aykırıdır. Büyük bir günahtır ve isyandır.
(2) Yahudiler, hangi ülkede yaşıyorlarsa o ülkeye sadık kalarak, hıyanetlik etmeyerek bulundukları yerde kalmaları gerekir.
(3) Filistin, Filistin halkının vatanıdır.
(4) İsrail devleti ortadan kaldırılmalı, ülke gerçek sahiplerine iade edilmelidir.
(5) Siyonistler dindar Yahudi değildir.
(6) İsrail devletine vergi ödenmez, hizmet edilmez.
Yahudi olmayan bir kimse, bu gibi iddialarda bulunsa ona hemen bu adam antisemitizm yapıyor damgasını vururlar. Ama bunları söyleyenler ırk olarak Yahudi, din olarak Musevîdir. Ne diyecekler? Ben bir Müslüman olarak, muharip olmayan sivil bir Yahudinin burnunun kanamasını bile istemem. Muharip olmayan kadınların, çocukların, yaşlıların, din adamlarının selamet ve güvenlik içinde bulunmaları lazımdır. Tabii ki, Filistinli sivillere, kadınlara, çocuklara, ihtiyarlara zulmedilmesini istemem. Lakin dehşet içinde Ortadoğu’nun bir felakete doğru sürüklendiğini görüyorum.
İkinci Dünya Savaşında feci zulümlere uğrayan Yahudiler, nasıl oluyor da bugün Filistinlilere bunca kötülük edebiliyorlar? Ülkemizde anti-Siyonizm cereyanı çok kuvvetlidir. 1917’ye kadar Filistin’de Türk bayrağı dalgalanıyordu.
Ülkemizde şu anda hayli Yahudi yaşamaktadır. Bunlar kaç gruptur, özetlemeye çalışayım:
1. Kimlik kartında Musevî yazan 25 bin Yahudi vatandaşımız. Aslında bu rakam daha düşüktür, lakin 25’ten aşağı inmiyorlar.
2.
Onlar çeşitli mezheplere, aşiretlere, cemaatlere ayrılmışlardır. Karakaşlar, Kapanîler, Yakubîler… Homojen değildirler.
3. Sabataycı olmayan Kripto Yahudiler.
Kendilerini Çerkez, Kürt gösterenleri de vardır.
Siyonizm’i ve İsrail’i tenkit eden insaflı, vicdanlı, sağduyulu Yahudilerin yazılarını, fikir ve görüşlerini (Yahudi olmayan hiçbir kimsenin fikriyle karıştırmadan) yayınlamak gerekiyor. İnsaf ve izan sahibi kimselere: “Biz söylemiyoruz, buyurun, bakın, şu fikirleri, şu tenkitleri yazanların hepsi Yahudi’dir…” diyerek… 02 Temmuz 2006