Yeterli Sayıda Medenî Müslüman
Milli Gazete-Köşe Yazıları
- 13 Ocak 2019
Perşembe
Dindar Müslümanların
bir kısmının
kültürüne sahip olması gerekir. Dikkat buyurunuz, yeterli ve şehir-medeniyet kelimelerini büyük harflerle yazdım.
Bir Müslüman kendi kendine şehirli ve medenî olamaz. Mutlaka iyi, ehil, vasıflı hocalardan, rehberlerden, üstadlardan ders alması gerekir.
Ders almakla da iş bitmez. Şehirlilik, medenîlik yaşamakla olur. Yaşayamıyorsa, bilgisine sahip de olsa, yine de şehirli ve medenî değildir.
Şehirli ve medenî Müslüman ne demektir? Şehirde yaşayan kimse demek değildir. Şehirli ve medenî Müslüman köyde, ıssız bir yerde yaşasa bile yine de şehirlidir, medenîdir.
Aksine, bedevî bir kimse büyük bir şehrin en lüks semtinde yaşasa yine de şehirli sayılmaz. Şehirli Müslüman kimdir? Belli başlı özellikleri nelerdir. Rastgele sayayım:
(1) Doğru, sahih inançlara sahiptir.
(2) Bilgi boyutu yeterlidir, kültürü vardır.
(3) Ahlâk ve fazilet sahibidir.
(4) Bilgelikten nasip almıştır.
(5) Meskeni, evi, yuvası mütevâzı da olsa şehirli evidir, medenî insan evidir. Çok lüks, çok pahalı meskenlerde oturup da bunları bedevîce döşeyenler şehirli ve medenî sayılmaz.
(6) Şehirli ve medenî Müslüman kitap alır, kitap okur, evinde kütüphanesi vardır. “Kitap tozludur, evimde kesinlikle kütüphane mütüphane istemem…” diyen karılar medenî değil, bedevîdir. İsterlerse en pahalı, en şık elbiseleri giysinler, başlarına en pahalı eşarpları örtsünler.
(7) Şehirli ve medenî Müslümanın aylık bütçesinde KİTAP, KÜLTÜR, SANAT bölümü vardır, o, bütçesinin yüzde onunu bu işe ayırır.
(8) Şehirli ve medenî Müslüman günde en az bir saat faydalı ve kıymetli kitap okur.
(9) Şehirli ve medenî Müslümanın evinde, işyerinde Türk-İslâm sanatı eserleri bulunur. Hüsn-i hat levhaları, ebrular, tezhibler, gravürler, sulu veya yağlı boya resimler, ağaç ve maden sanatı eserleri, sedefler, toprak, porselen, seramik eşya, halılar, kilimler ve başkaları…
(10) Şehirli ve medenî Müslüman Türkçe’yi ayak takımı, tulumbacı, külhani ağzıyla konuşmaz. Zarif, ince, edebî, zengin Türkçe konuşur. Mesela arkadaşına “Lan nasılsın?” demez, “Görmeyeli nasılsın, inşaallah sıhhat ve afiyettesindir…” der.
(11) Medenî ve şehirli Müslüman israftan, gösterişten, lüksten uzak durur. Sadece sanat eserleri, kitap, kültür konusunda aşırı masraf yapabilir.
(12) Şehirli ve medenî Müslüman haram yemez, aç köpekler gibi rant peşinde koşmaz, hortumlama yapmaz, ihalelere fesat karıştırmaz, işlerden komisyon almaz. Böyle alçaklıklar bedevîlerin işidir.
(13) Şehirli ve medenî Müslümanda yüksek ahlak, yüksek karakter, fütüvvet (gönül yiğitliği), ahîlik zihniyeti vardır.
(14) Şehirli ve medenî Müslüman şahsî veya Ümmet işlerinde, hizmetlerde mutlaka ehil kimselerle istişare eder (onlara danışır). Kendi kafasına göre iş yapmaz.
(15) Şehirli ve medenî Müslümanlar asla din ticareti, mukaddesat bezirgânlığı yapmazlar. Din sömürüsünden uzak dururlar.
(16) Şehirli ve medenî Müslümanlar yedikleri yemekleri, gittikleri lokantaları söylemezler, yiyip içtikleri ile övünmezler.
(17) Şehirli ve medenî Müslümanlar, çok zengin de olsalar, imkanları çok müsait de olsa orta halli hayattan şaşmazlar, bir kısım halkın açlık çektiği şu ülkede 100 bin dolarlık otomobillere binmezler.
(18) Şehirli ve medenî Müslümanlar, Allah’ın kendilerine ihsan etmiş olduğu nimetleri fakirlerle paylaşırlar, ellerinden geldiği kadar iyilik yaparlar.
(19) Şehirli Müslümanlarda türedilik, görmemişlik, zontalık, magandalık, şımarıklık, ne oldum deliliği yoktur. Onlar şarlatanlık, soytarılık, hokkabazlık, maskaralık yapmazlar. Vakur, ağır, ciddî, sakin, ölçülü, dengeli kimselerdir.
(20) Şehirli ve medenî Müslüman olgun ve iyi Müslümandır, iyi insandır, iyi vatandaştır, iyi komşudur, iyi iş adamıdır, iyi âmirdir, iyi memurdur.
Yirmi madde yazdım. Daha yazılacak başka maddeler de var ama bu kadarı yeter.
Hattat olmak için bir üstada dört sene gitmek, ondan ders almak gerekiyor.
Japonya’da ok atma sanatını öğrenmek için dört-beş sene üstadından ders almak lazımmış.
Şehirli ve medenî Müslüman olmak hattat olmaktan, okçuluk sanatını öğrenmekten çok daha zordur. Binaenaleyh bu iş için en az beş sene ehil üstadlardan ders almak, öğrendiklerini hayata uygulamak, bu beş sene sonunda başarılı olduğu anlaşılırsa icazet ve diploma almak gerekir.
Bizde bazı bedevî Müslümanlar zengin olur olmaz kendilerini şehirli ve medenî olmuş sanıyorlar. Ne büyük gaflet!
Peki, bu memlekette YETERLİ sayıda şehirli ve medenî Müslüman yetiştirecek bir teşkilat var mıdır, bir eğitim sistemi var mıdır, üstadlar var mıdır? Maalesef yoktur.
Öyleyse be adam, bu konuda niçin yazıyorsun, böyle adamlar yetişsin diye ukalalık ediyorsun? Bilinsin diye a canım, bilinsin diye…
Sevgili Müslümanlar! Mâlumunuz olsun ki, İslâm dini medeniyet dinidir. Medeniyetsiz Müslümanlık olmaz, Müslüman olmaz.
Herif Karun gibi zengin. Lüks bir evde oturuyor. Lüks bir yazlığı var. Lüks mü lüks bir otomobille geziyor. Lüks giyiniyor, lüks yiyor, lüks yaşıyor ama cahilin teki. Din kültürü yok, edebiyat ve lisan bilmez, tarih bilmez, sanat bilmez, görgüsü yok… Böyle adamlardan köy olmaz kasaba olmaz.
İlle de kültür, ille de ahlâk ve fazilet, ille de sanat, güzellik, estetik…
Medenî bir Müslüman saçı bitmedik yetimlerin, şu zavallı halkın hakkını yer mi? İhalelere fesat karıştırır mı? Belediye başkanlarının huzurunda bir türlü şaklabanlık ve yağcılık yapıp alavere dalavere ihale kapmaya uğraşır mı? Böyle âdiliklere tenezzül eder mi?
Medenî bir Müslüman dinine, milletine, ülkesine ihanet eder mi? Medenî bir Müslüman kendi şahsî menfaati ve ikbali için Siyonistlerle, agresif misyonerlerle ittifak yapar mı?
Medenî ve şehirli bir Müslüman haysiyet sahibidir. Medenî Müslüman yalan söylemez. Medenî Müslüman emanetlere hıyanet etmez.
Medenî bir Müslüman, ille de başkan olacağım, ille de makam ve mevki sahibi olacağım, ille de ün ve alkış kazanacağım diye bin türlü rezalet ve köpeklik yapmaz.
Evet
sayıda medenî ve şehirli Müslümana ihtiyacımız vardır. Böyle bir zümre olmazsa bu ülke kurtulmaz, bu devlet kurtulmaz, bu ümmet kurtulmaz.
Sahte bir dindar resmî bir daireye veya bir belediyeye danışman veya başka bir sıfatla memur oluyor. Daireye gitmiyor, aydan aya maaşını bankamatikten çekiyor.Bu gibi herifler medenî değil, bedevî Müslümanlardır.
İslâm dâvasını, İslâmî hareketi, siyasal İslâmı bu gibi bedevî alçaklar mıncıklamışlar, bugünkü rezalete, hezimete, kepazeliği yol açmışlardır. Topuna birden lânet olsun, Allah belâlarını versin!
Medenî Müslüman ruh asaletine sahiptir. Medenî Müslüman vasıflı, güçlü ve örnek bir insan olduğu için, onu bir kısım gayr-imüslimler bile takdir ve tahsin eder (kıymetini bilir ve öğer).
Medenî Müslümana herkes güvenir. Çünkü o kimseye haksızlık yapmaz, hıyanet etmez. Medenî Müslüman paraya tapmaz, parayı en büyük değer olarak kabul etmez. Bu memleketi medenî Müslümanlar kurtarabilir, yüceltebilir. Gerisi lâf u güzaf… 08 Temmuz 2005