MENEMEN’de başı örtülü Müslüman bir kız sınıf birinci olmuş, diğer birincilere ödülleri verilmiş, o kız ödülünü almak için sahneye çıkınca ödül verilmemiş. Çünkü kızın başında eşarp varmış. Kız çok üzülmüş, yıkılmış, ağlamış. (Menemen TC Erol Tarakçıoğlu okulu öğrencisi Mümine Kalkan.)

İslamcı iktidar bu başörtüsü meselesini niçin kökünden halletmez?

İngilterede böyle rezaletler oluyor mu?

Bu memlekette kılık kıyafet konusunda mini eteklilere, bikini mayolulara eziyet yapılıyor mu?

Büyük medya seksî müstehcen yayın konusunda gemi azıya aldı. Gazeteler ve tv’ler şehvet dolu.

Zavallı dindar bir kızcağız çalışmış, çabalamış, birinci olmuş ve sonra ödülü verilmiyor, neymiş başı örtülüymüş.

Okul idarecileri isteseydiler kıza ödülünü veremezler miydi? Pekala verirlerdi ama inatları tuttu, vermediler.

Peki bu memlekette yaşayan on milyonlarca Müslüman bu rezalet karşısında ne yaptı? Birkaç yüz cılız e-mail, birkaç inilti…

Müslümanlar o kadar parçalanmış, o kadar bölünmüş, o kadar Protestanlaştırılmış ki, böyle haksızlıklar karşısında yüz binlercesi birden protesto edemiyor.

Hiçbir ağırlıkları yok Müslümanların.

Böyle bir rezalet karşısında sayın Cumhurbaşkanına, sayın Başbakana yüz bin e-mail çekilemez miydi? Çekilebilirdi ama bunu yapamadık.

Elimden gelse başı örtülü olduğu için kendisine ödülü verilmeyen, aşağılanan, dolaylı şekilde hakarete uğrayan, hakları ihlal edilen kızın bundan sonraki yıllarda iyi bir tahsil görmesi için planlar programlar yaptırır, bu iş için gerekli masrafları karşılardım.

Bu kızımız madem ki, ödül kazanacak kadar çalışkan ve zeki, ona ileride paralel ve alternatif bir eğitim verilmelidir. Neler yapılabilir?

1. Özel hocalar tutularak mükemmel edebî Türkçe ve Osmanlıca, tarih, sanat kültürü öğrenmesi sağlanır.

2. Yine mükemmel İngilizce öğretilir ve ileride dindar bir Halide Edip olması yolu açılır. (Halide Edib millî mücadeleden sonra M. Kemal ile bozuşmuş, yurt dışına gitmiş, Sultan Abdülhamid zamanında öğrendiği İngilizce ile kitaplar, romanlar yazmış, üniversitelerde ders vermiştir.)

3. Gadre, haksızlığa, zulme uğrayan bu kızımıza millî İslamî sanatlarımızdan biri öğretilerek sanatkar olması da sağlanmalıdır.

4. Ona güzel yazma, tesirli hitabet de öğretilmelidir. İleride siyasete atılırsa (siyaset ateşten gömlektir) daha başarılı olsun.

Velhasıl bu akıllı, çalışkan, dindar, iffetli kızımızın ileride intikamını ahsenülintikam olarak alması için neler yapılması, ona neler kazandırılması gerekiyorsa hepsi yapılmalıdır.

Bu kızın iyi yetişmesi için elbette bir miktar para harcanması gerekir. Müslümanlar bu parayı, ona ödenecek verilecek burslar şeklinde değil, yapılacak programın masrafları olarak temin etmelidir.

Not: Menemen denilince hatırıma Şeyh Es’ad Erbilî hazretleri gelir. Rahimehullah.

(İkinci yazı) İmandır İşin Başı

MÜSLÜMAN ve mü’min olduğu için, dinî hizmet ve faaliyetler yaptığı için, dünyanın en kafir ve zalim devletinin zindanına koysalar, orada bin bir çileye ve işkenceye maruz kalsa ve sonunda ölse… Allah onun ömrünü ölümüne iman ile bitiştirdiyse o kişi kurtulur ve ebedî saadete kavuşur.

Zahiren Müslüman görünen bir münafık olsa, insanların sevgili olsa, şan şeref itibar ün alkış içinde yaşasa ve bu durumda ölse… Ölürken etrafında Kur’an okunsa… Cenazesini mahşerî kalabalıklar takip etse… O adamın ömrü ölümüne iman ile bitişmemişse işi bitiktir. Çünkü imansız münafıklar ve kafirler için ebedî ceza ve azab vardır.

Bir Müslümanın en kıymetli varlığı imandır.

İmanını kaybeden her şeyini kaybetmiş olur.

Nasıl bir iman?.. Allah katında makbul=kabul edilen, hak, doğru=sahih bir iman.

Peygamberimizin (Salat ve selam olsun ona) davetini duymuş ama sadece Lâ ilahe illAllah diyor, Muhammed Resulullah demiyor. Bu kişi, İslam ölçülerine göre mü’min değildir ve kurtulamaz.

Fert=birey ve toplum olarak Müslümanların imanla ilgili iki ana vazifesi vardır:

Birincisi: Henüz iman etmemiş olanları imana çağırmak.

İkincisi: İman etmiş olanların imanlarının sahih bir iman olması için ne gerekiyorsa onları yapmak.

Allahü Teala hazretlerinin kemal sıfatlarla sıfatlı, noksan sıfatlardan münezzeh olduğu inancına sahip olmayan kişinin imanı eksiktir.

Sahih bir imana sahip olmak isteyen her Müslüman Allahın on dört sıfatını, manalarını iyi bilerek ezberlemiş olmalıdır.

Müteşabihatı, Allaha noksan sıfatlar yakıştıracak şekilde lügavî manalarına alanlar imanlarını yitirebilir.

Dünya makamları, para servet, mal mülk, zenginlik, şöhret alkış, saraylarda lüks sefahat ve refah içinde yaşamak… Bunların hiçbiri iman gibi olamaz.

İmansız bir Sultan olmaktansa, imanlı bir köle olmayı tercih et. Kurtulursun.

Müslümanların Padişahı veya Halifesi olan bir kimsenin Padişahlığı mı önemlidir, imanı mı? Elbette imanı önemlidir. İman Sultanlıktan, Halifelikten yukarı bir rütbedir.

Bir mü’min imanını korumakla yükümlü ve vazifelidir.

İmana aykırı, imanı gideren sözler söylemeyeceksin, yazılar yazmayacaksın.

İmana aykırı fiiller=işler yapmayacaksın.

İmanın altı temel şartı vardır. Kader bunlardan biridir. Kaderi inkar edenin imanı tehlikeye girer.

Zaruriyat-ı diniyeden birini inkar edenin imanı gider.

Hükümleri Kıyamete kadar baki olan muhkem ayetlerden biri için, bu ayet tarihseldir, günümüzde geçerliliği yoktur diyen kafir olur.

Şeriatın tazimini emr ettiği bir şeyi tahkir eden, tahkirini emr ettiği bir şeyi tazim eden kafir olur.

İslama, Kur’ana, Sünnete, Şeriata saldıran Deccallara ve Kezzablara saygı gösteren, onları candan destekleyen ve benimseyenlerin imanları tehlikededir.

Böylelerinin, bilenler tarafından uygun şekilde uyarılması, bilgilendirilmesi gerekir.

Kul kanunlarının Allah kanunlarının üstünde olduğunu sanmak küfürdür.

Küfre rıza küfürdür.

İman en büyük ve en kıymetli hazinemizdir. İmanımızı koruyalım… Çoluk çocuğumuzun imanlı olması için ne gerekiyorsa onları yapalım. İmana gelmemişleri en uygun ve güzel şekilde hikmetle imana çağıralım… İmanımızı , ailemiz fertlerinin imanlarını tashih edelim… İman ve İslam düşmanlarıyla nasıl gerekiyorsa öyle mücadele edelim…

Dünya, mal mülk, para servet, riyaset, ün alkış, itibar, rütbe, kasa masa sarhoşu olmayalım. Bu sarhoşluklar imana büyük zarar verir.

Ribaya, zinaya, büyük günahlara, kesin haramlara caizdir, mübahtır, helaldir diyenlerin imanı gider. İman şem’amızı salih ameller fanusu ile sönmekten koruyalım.

Evet imandır işin başı… İmanı olmayan kişi, bitiktir onun işi… 15.06.2013