Yobazlık mı?.. Sizin Olsun!..
Milli Gazete-Köşe Yazıları
- 08 Aralık 2018
Kendilerini ilerici, karşıtlarını gerici sayan birilerinin ne kadar kof ve boş olduğu, şu
bir kere daha meydana çıktı…
Yobaz, bir hakaret kelimesi. Bunların hiç fikirleri, görüşleri, gerekçeleri yok mu ki, böyle bir kelimeyi silah olarak kullanıyorlar? Kültür fukaraları…
Bıraksınlar şu yobaz mobaz laflarını da
Önce şu soruya cevap versinler:
Evet cevap verin, cevap bulun… Yobaz derseniz cevap vermiş, tartışmış olmazsınız, kendiniz yobaz olursunuz.
Osmanlıca isteyenler gerici imiş. Yok canım!..
Siz hangi akılla böyle bir iddiada bulunuyorsunuz?
Bir kültür kopukluğunu gidermek iyi midir, kötü müdür?
Hangi hür ve medenî ülkede, bizdeki gibi tepeden inme bir alfabe devrimi yapılmıştır? Stalin rejimi Sovyetler Birliğinde yapmış… O, Stalin rejimi… Sovyetler Birliği bir neo-kolonyalizm sistemi… Türkçeyi İslâm-Kur’ân yazısıyla okuyup yazan halklara sormuş olsalardı, böyle bir değişikliğe ve kopukluğa razı olurlar mıydı?
Evet nerede kalmıştık?.. Japonya o son derece çapraşık güç yazısıyla bu kadar ilerledi de, biz Latin yazısıyla niçin ilerleyemedik. Onlar o yazıyla, otomobil sanayiinde dünya birincisi oldular, bizim ise henüz yüzde yüz millî ve yerli bir oto sanayiimiz yok.
Söyleyemiyorsunuz ama ben biliyorum.
Tabiî karşılarım, lâkin kerem edin de biz Müslümanlar da kendi yazımızı sevelim, savunalım, isteyelim, destekleyelim.
İngilizce olsun, Çince, Japonca, İbranice… Lisan lisandır ve onları öğrenmek insanı güçlü yapar, kültürünü zenginleştirir.
Bendeniz
Bu konudaki makalem dolayısıyla
bey fakiri aramış tebrik etmişti…
Siz Osmanlıcaya hangi akılla, hangi mantıkla, hangi vicdanla karşı çıkıyorsunuz? Tutarlı, ciddî, ipe sapa gelir gerekçeleriniz var mıdır?
Yobazlık mı?.. Sizin olsun!..
Devlet, belediye, özel kurumlarda memuriyet yapan Müslümanların dikkatlerine:
1. İşinize vaktinden birkaç dakika önce geliniz.
2. Mesai saati dolmadan ayrılmayınız.
3. İş saatlerinde vakit israf etmeyiniz.
4. İş araçlarını ve aletlerini özel işlerinizde kullanmayınız.
5. Mesai esnasında kıldığınız namazların vakitlerini telafi ediniz.
6. Herkese kendiniz için
dedirtiniz.
7. Kurum telefonlarını özel işleriniz için kullanmayınız.
8. Mesai saatlerinde vır vır dır dır telefonla konuşma yapmayınız.
9. İş yerinizde
10. İşverenin vaktini çalmak, onun parasını ve malını çalmak gibi bir hırsızlıktır, buna tenezzül etmeyiniz.
11. İş hayatında başkalarına örnek ve model olunuz.
12. İşini savsaklamak hıyanettir. Hıyanet Müslümana yakışmaz.
13. Harama alet olmayınız.
14. Düşmanlarınız sizi gözleyebilir ve dinleyebilir. Dikkatli, tedbirli, ihtiyatlı olunuz.
15. Size kötülük yapanlara hiç karşılık vermez ve onları Allaha havale ederseniz, cezalarını bulurlar. Kendinizi savunur ve mücadele ederseniz siz kaybedersiniz.
16. Müslüman, her işin en güzelini yapar kuralına göre hareket ediniz.
17. İşiniz rast gelsin, kazancınız helal olsun, bereketli ve hayırlı olsun.
Durumu görüyorsunuz… Yapmanız gereken şudur: Kendinizi öyle yetiştiriniz ki, terazinin bir kefesine sizi koysalar, öbür kefesine yüz bozuğu ve molozu koysalar, siz ağır basmalısınız.
Bunun için
Güçlü ve derin bir edebiyat ve tarih kültürünüz olsun…
Yüksek ahlâk ve karakter sahibi olmalısınız… Estetik güzellik boyutunuz bulunmalı…
Geleneksel İslâmî millî sanatlarımızdan birini öğrenin ve ürün verin.
Sakın gevezelik yapmayın, çenenizi tutun, sır küpü olun.
Para, benlik, lüks, israf, gösteriş, marka, cep telefonu aşığı, bağlısı, kölesi ve maskarası olmayın. Mütevazı, kanaatkâr, sabırlı, sebatlı, mürüvvetli olun. Böyle olursanız terazide ağır basarsınız.
Bir olun, pîr olun. Tekir kedi değil, kaplan olun. İhlaslı olmazsanız, böyle olamazsınız. Allah’ın size yardımcı olması için vesilelere ve sebeplere yapışın. 23.12.2014