Yüksek Bir Zata Telgraf
Milli Gazete-Köşe Yazıları
- 08 Aralık 2018
Pek muhterem efendim… Selam ve hürmetten, hayır duadan sonra…
Mâlum-i âlileri Taksim Gezi kalkışmasında siyasî iktidar gafil avlanmış ama kısa zamanda toparlanmış ve fesat hadisesini bastırmaya biiznillah muvaffak olmuştu.
Geziciler yenilgilerinden ibret dersleri aldılar ve daha hırslı olarak çalışmaya başladılar. Elbette ki, hükümet de ders aldı ve o da hazırlanıyor.
Gezicilerin ardında dış düşmanlarımızın bulunmaktadır ve onlar bu konularda fitne ve fesat satrancının ustasıdır.
Sezgi ve tahminlerime dayanarak önümüzdeki nisan, mayıs, haziran aylarında yurt çapında ve eskisinden belki de yüz misli geniş ve büyük bir kalkışmaya teşebbüs edeceklerini bekliyorum. Bu maksatla gece gündüz hummalı bir şekilde çalışmaktadırlar.
Soma’daki gibi büyük bir faciayı bahane edebilirler… Büyük sabotajlar yapabilir, yaptırabilirler… Büyük bir zelzeleyi fırsat olarak kullanabilirler…
Büyük Gezi fitnelerinde yağma ve talan yapılacağını sanıyorum.
Kan da dökebilirler, döktürebilirler.
Bu işlerin içinde Kriptoların olduğunda hiç şüphe yoktur.
Hükümetin yeni ve eskisinden yüz misli genel ve yoğun bir Gezi’ye karşı maddî tedbirler aldığını biliyorum. Bunların yanında mânevî tedbirler de alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu mânevî tedbirler nelerdir?.. Adaletin en geniş mânasıyla sağlanması… Yolsuzlukların önlenmesi… Bilhassa medyadaki ahlâksızlığın, müstehcen yayınların frenlenmesi… Lüks israf ve şatafatın önlemesi… Haram rantlara son verilmesi… Ayasofya’nın açılması… İslâm medreselerinin ve tasavvuf tarikatlarının açılması… Günde beş milyon ekmeğin çöpe atılmasının son bulması… Zinanın eskiden olduğu gibi tekrar suç sayılması…
Müsaadenizle belirtmek isterim ki, vakit çok dardır. Hemen harekete geçilmezse Gezi kalkışması sellerini durdurmak mümkün olmayabilir.
Cenab-ı Hak’tan hayırlı başarılar dilerim.
İngilte’reyi İngiltere yapan kurumlardan biri
‘dir. Bu mektep ülkesine
Gerçekten acayip, sıra dışı, olağan üstü bir eğitim müessesidir.
Talebeler günün bazı saatlerinde okulda frakla gezer.
Her gün derslere başlamadan önce öğrenciler kilisede toplanır âyin yapar, dinlerine göre ibadet eder.
Eton Koleji’nde hem bilgi ve kültür verilir, hem de ahlâk ve karakter terbiyesi.
son çeyrek asrında
Maalesef artık yok. Aksini iddia eden çıkarsa, Haleb ordaysa arşın buradadır; getirecekleri
Klasik edebiyatımızın en büyük edibi ve şairi
, rastgele bir sayfa açarız, şu gazeli oku, metin şerhi yap, içindeki edebî sanatları bize anlat, mânasını söyle deriz. Not alabilirse ne âlâ…
Bugünkü okullarımız kaplan değil tekir kedi yetiştiriyor.
Türkiye’ye mutlaka ama mutlaka
lazımdır. Bunlar olmadan, sadece madde ve para ile kalkınma olmaz.
Bırakın şu cebir geometri fizik kimya masallarını!.. Öncelikle zengin, yazılı, edebî Türkçe öğretmek gerekir.
Psikoloji, mantık, ahlâk, metafizik ve estetik… Beşerî ve iktisadî coğrafya…
Onbinlerce kültür referansı… Sanat kültürü…
Erkek çocuklarımız küçük beyefendiler olacak, kızlarımız küçük hanımefendiler. İtlik, serserilik, apaşlık, hoppalık, züppelik, kopukluk, hergelelik, hafif meşreplik, şımarıklık, yılışıklık yok…
Eton’da nasıl okulun kilisesinde ibadet ediliyorsa,
İslâm mektebinin camii olacaktır… Bu okulda öğrencilere ruh asaleti verilecektir.
İslâm okulunun kapısından içeriye arivizm ve arivist girmeyecektir.
Bir ülke köprülerle, gökdelenlerle, beş yıldızlı otellerle, havaalanlarıyla, fert başına düşen ortalama gelirle, lüks hayat beyinsizlikleriyle kalkınmaz.
Maddî zenginlik arttıkça, kültür ahlâk karakter sanat geriliyor.
Baksanıza İslâm dünyasının bir tek
yok.
İsmini vermeyeyim, bundan yıllarca önce, ünlü bir okulumuzun son sınıf öğrencileri için
basılacakmış, bu maksatla paralar toplanmış… Bu paraları toplayan öğrenci bunları zimmetine geçirmiş. Matbaa para ödenmediği için basılıp ciltlenmiş albümleri vermemiş…
Kaplan yavruları böyle
yapmaz…
06.12.2014