Zamanın Çarkları

Âhir zamanda zamanın çarkları hızlı dönecekmiş. Zamanla birlikte fitne ve fesatlar da akıl almaz bir hızla çoğalıyor. Zaman her yerde aynı hızla mı akıyor? Bence, sakin tenha uzak köşe yerlerde nisbeten ağır akar. Mesela tenha bir yaylada. Yüz kadar ev var, nüfus dört beş yüz, bir de telefon çekmezse oh kekah; oraya çekilenler en büyük çarkın dişleri içinde dönerler. Merkezdeki dişlilere göre daha ağır döner. Ah, fitne ve fesatların az olduğu bir yerde yaşayabilsem. Çocukluğumda zaman daha ağır dönüyordu.

***

Müslümanların kurmayları, hocaları, şeyhleri, ağabeyleri, liderleri; çare ve çözüm bulma uzmanları olmalıdır. İslam, fıtrata uygun çareler ve çözümler dinidir. Kur’ân ve Sünnet bütün dertlere, krizlere, sıkıntılara karşı alınabilecek çare ve çözümlerin kaynağıdır. Krizleri, sıkıntıları giderecek, çözecek çare ve çözümleri şifahî kültürlü bedevî Müslümanlar arayıp bulamaz. Bu iş için medenî, yüksek kültürlü, en geniş mânasıyla “yazılı” Müslüman olmak gerekir.

***

Vasıflı gerçek Müslümanın en büyük kerameti istikamet, yani doğruluk dürüstlüktür. Doğru dürüst olmayan kimse yarı Müslümandır ve ondan fazla bir hayır gelmez.

***

Bu devirde, bilhassa Türkiye ‘de; İman, İslam, Kur’ân, Sünnet, Şeriat, Ümmet için yapılan hiçbir hizmet yeterli değildir. Hizmetlerini mükemmel sananlar ve gösterenler çok eksik insanlardır.

***

Birine: Benim bildiğim o muhterem zat bir İslam büyüğüdür. Siz kalkmış onu bir cemaat ve tarikat büyüğü olarak gösteriyorsunuz. Çok yanlış!

***

Deccal’ı Mehdi, veli sanan, ona rahmet okuyan kimse ne din alimidir, ne de tarikat şeyhi. İman, İslam, Kur’ân, Şeriat düşmanından Mehdi ve veli olmaz.

***

İstidracları keramet sanan cahiller…

***

Konya Müslümanlarına: Polisin yakalamakla bitiremediği kötü karıların sayısı mübarek ve muazzez şehrinizde ne kadar çoğaldı? Niçin yasal sınırlar içinde emr-i mâruf ve nehy-i münker yapmıyorsunuz? Çarpılmaktan korkmuyor musunuz?

***

Sözde dindar birine: Hiç lüzumu yok iken ribalı bir işe girmişsiniz. Sille ve tokat yemeye hazır olunuz.

***

Lüks, pahalı, israflı, ihtişamlı otomobili ile övünen, çocuklar gibi sevinen birine: Sende Nemrud, Firavun huyu var. Kendini ıslah etsen iyi olur.

***

Vasıflı, ehliyetli, hizmet edecek Müslüman eleman; sınav sorularını çalarak yetiştirilmez. Her güçlü adam için, plan program dahilinde en az bir milyon dolar harcayacaksın ki, Müslüman kurmay yetişsin. Plan program iyi ve yeterli değilse, para boşa gider. Vasıflı hizmetkarın ilim, irfan, ahlâk, yüksek karakter, ihlas sahibi olması gerekir. Bu büyük iş, ayda beş yüz liralık burslarla olmaz.

***

Onlara: Sizin tarikatınız ve cemaatiniz bozuktur. Zira bağlılarınız gıybet etmektedir. Ölü kardeşinin etinin yiyenler çok nakıs kimselerdir.

***

Peygamberler (aleyhimüsselam) dışında kimse mâsum değildir. Kendi ruhbanlarını, hocalarını, büyüklerini mâsum görenler ve gösterenler bozuk kimselerdir.

***

Pilav yerken tabağında bir tek pirinç tanesi bırakmak israftır. İsraf günahtır. İsraf edenler iyi Müslüman değil, kötü Müslümandır.

***

ABD , Türkiyeye karşı harp yapmaz ama HAARP yapabilir.

***

Bir hocaya: Her söylediğin doğru olmalı ama her doğruyu söylemek doğru değildir.

***

Kendini övüp duran kimselere: Bendeniz kendimi hiç beğenmem ve kendini beğenenleri de sevmem. Çenenizi tutun, kendi reklamınızı yapmayın. Faziletiniz varsa, düşmanlarınız beyan etsinler.

***

Diyanet’e: Her camiin görünür bir yerine “Allah katında din İslam’dır” ayetinin aslı ve meali büyük bir levha halinde asılmalıdır. Her cuma hutbesinde bu ayet okunmalıdır.

***

Sadaka belaları uzaklaştırırmış. Bütçeniz müsait ise, çok sıkıntılı fakir ve miskinlere yardım ediyor musunuz? Onları polis hafiyesi gibi arayıp bulup yardım ederseniz, kendinize hizmet etmiş olursunuz. 22.10.2017